Bebek İsimleri

Hepsi | A B C D E F G H I J K L M N O P R S T U V Y Z
719 sonuç bulundu.
T
Tabende
Parlayan, ışık veren.
Tabgaç
Ulu, saygıdeğer.
Taç
1. Soyluluk, iktidar, güç veya hükümdarlık sembolü olarak başa giyilen, değerli taşlarla süslü başlık.2. Gelinlerin başlarına takılan süs.
Tacal
Üstün ol, baş ol anlamında kullanılan bir ad.
Taçeser
Değerli, nitelikli yapıt.
Tacettin
Dinin tacı.
Taci
Taç takınmış kimse.
Tacim
Noktalama, noktalama.
Tacir
Ticareti meslek edinmiş olan kimse.
Taciser
Baş tacı, en çok sevilen, sayılan kimse.
Tacızer
Altın taç.
Taçkın
Gurur.
Taçlı
Tacı olan.
Taçlıyıldız
Taç takınmış olan, saygı duyulan ünlü, tanınmış kimse.
Taçnur
Işıktan, nurdan taç.
Tacver
Taç sahibi padişah.
Taflan
Gülgillerden, kışın yaprağını dökmeyen bir bitki.
Tağ
Dağ.
Tağalp
Dağ gibi gösterişli, heybetli, güçlü yiğit.
Tagan
Güvercin.
Tagangül
Güvercin gibi uçarcasına hareketli olan güzel.
Tağar
Kap, çanak, küp, çömlek.
Tagay
1. Silah. 2. Annenin erkek kardeşi, dayı.
Tağman
Dağ gibi iri yarı, gösterişli kimse.
Taha
Kur´an-ı Kerim'in yirminci surenin adı.
Tahir
Temiz, pak.
Tahire
Temiz, pak.
Tahsin
1. Beğenme, alkışlama. 2. Güzelleştirme.
Tahsine
1. Beğenme, alkışlama. 2. Güzelleştirme.
Taibe
Tövbe eden.
Taip
Tövbe eden.
Takdir
Beğenme, değer verme.
Taki
Günahtan, haramdan kaçınan, dinine bağlı kimse.
Takiye
Günahtan, haramdan kaçınan, dinine bağlı kimse.
Takiyettin
Dindar, mümin.
Talas
1. Yelin kaldırdığı toz. 2. Fırtına, kasırga. 3. Can sıkıntısı. 4. Köşe. 5. Oğuzların 24 boyundan biri.
Talât
1. Yüz, surat, çehre. 2. Güzellik.
Talay
1. Deniz, büyük nehir. 2. Çok, fazla.
Talayer
Deniz eri, denizci.
Talayhan
Denizlerin hükümdarı.
Talaykan
Denizci bir sydan gelen kimse.
Talaykoç
Denizci yiğit.
Talaykurt
Denizci yiğit.
Talaykut
Mutlu denizci.
Talayman
Deniz adamı, denizci.
Talaz
Kasırga, fırtına.
Talha
Zamk ağacı.
Tali
bk. Talih
Talia
Talih, şans, kısmet.
Talibe
İsteyen, istekli.
Talih
Şans, baht.
Taliha
Şans, baht.
Talip
İsteyen, istekli.
Taliye
1. Sonradan gelen, bir şeyin arkası sıra giden. 2. Kur’an okuyan.
Talu
1. Seçkin, seçilmiş, güzel. 2. İki kürek kemiği arası.
Taluy
bk. Talay
Taluyhan
bk. Talayhan
Tamal
Bütünüyle ele geçir anlamında kullanılan bir ad..
Tamam
Arka arkaya doğan kız çocuğundan sonra erkek çocuk olması dileğiyle konulan bir ad.
Tamar
bk. Damar
Tamay
Ayın bütün durumu, dolunay.
Tamaydın
İlerici, her yönüyle aydın kimse.
Tamçelik
Çelik gibi güçlü kimse.
Tamer
Tümüyle nitelikli kişi.
Tamerk
Güçlü, kuvvetli kimse.
Tamgül
Gerçekten gül gibi güzel olan kimse.
Tamkan
Saygın bir soydan gelen kimse.
Tamkoç
Koç gibi güçlü kimse.
Tamkurt
Kurt gibi güçlü kimse.
Tamkut
Çok mutlu, talihli kimse.
Tamtürk
Türklüğün bütün niteliklerini taşıyan kimse.
Tan
1. Güneş doğmadan önceki alaca karanlık, şafak vakti. 2. Sabah akşam esen serin rüzgâr.
Tanaçan
Sabah vaktindeki alaca karanlık.
Tanaçar
Sabah vaktindeki alaca karanlık
Tanağar
Sabah vaktindeki alaca karanlık.
Tanak
Garip, tuhaf, şaşırtıcı.
Tanal
Şafak gibi aydınlık insan.
Tanalp
Şafak gibi aydınlık yiğit.
Tanaltan
Şafak gibi aydınlık hükümdar.
Tanaltay
Şafak gibi aydınlık hükümdar.
Tanay
Şafak gibi aydınlık insan.
Tanaydın
Şafak gibi aydınlık insan.
Tanbay
Şafak gibi aydınlık insan.
Tanbek
Şafak gibi aydınlık bey.
Tanberk
Şafak gibi aydınlık, güçlü insan
Tanbey
Şafak gibi aydınlık bey.
Tanboğa
Şafak gibi aydınlık, güçlü insan
Tanbolat
Şafak gibi aydınlık, güçlü insan
Tancan
Özü aydınlık kimse.
Tandan
Tan vaktinde doğan kimse.
Tandoğan
Şafak vaktinde doğan kimse.
Tandoğdu
Şafak vaktinde doğan kimse.
Tandoğmuş
Şafak vaktinde doğan kimse.
Tandoruk
Şafak vaktinde doğmuş gururlu kimse.
Tanegül
Gül tanesi.
Tanel
Şafak gibi aydınlık, güçlü eli olan kimse.
Tanelgin
Şafak gibi aydınlık, gurbette yaşayan kimse.
Taner
Şafak vakti gibi aydınlık, güçlü kimse.
Tanerk
Şafak vakti gibi aydınlık, güçlü kimse.
Tanfer
Şafak vakti gibi aydınlık, güçlü kimse.
Tangör
Şafak vaktinin parlaklığını gör anlamında kullanılan bir ad.
Tangüç
Şafak vakti gibi parlak, güçlü kimse.
Tangül
Şafak vakti gibi parlak olan güzel.
Tangülü
bk. Tangül
Tangün
Şafakla başlayan aydınlık gün.
Tangüner
Şafak vakti gibi parlak, güçlü kimse.
Tanhan
Şafak vakti gibi parlak, güçlü hükümdar.
Tanhatun
Şafak vakti gibi parlak, güçlü kadın.
Tanık
Şahit.
Tanın
Ünlen, herkes adını duysun anlamında kullanılan bir ad.
Tanır
1. Anımsayan. 2. Bilip ayıran, seçen.
Tanırcan
Anımsayan, bilip ayıran, seçen kimse.
Tanırer
Anımsayan, bilip ayıran, seçen kimse.
Tanış
Bildik, tanıdık, dost.
Tanju
Türk hükümdarlarına Çinliler tarafından verilen san.
Tankan
Şafak gibi aydınlık, temiz soydan gelen kimse.
Tankoç
Şafak vakti gibi aydın, güçlü kimse
Tankurt
Şafak vakti gibi parlak, güçlü kimse.
Tankut
Şafak vakti gibi parlak, mutlu kimse.
Tankutlu
Şafak vakti gibi parlak, mutlu kimse.
Tanla
Şafak.
Tanlak
bk. Tanla
Tanman
Şafak vakti gibi parlak, güçlü kimse.
Tanören
Şafak vaktinde de çalışan kimse.
Tanpınar
Şafak vakti gibi parlak, temiz kimse.
Tanrıkorur
Tanrı'nın koruduğu kimse.
Tanrıkul
bk. Tanrıkulu
Tanrıkulu
Allah'ın kulu.
Tanrıöver
Tanrı'nın övdüğü, Tanrı'nın beğendiği kimse.
Tansal
Şafakla ilgili, şafağa ait.
Tansan
Tan gibi aydınlık, temiz adı olan kimse.
Tansel
Şafak seli, ışık seli.
Tanseli
bk. Tansel
Tansen
Sen şafak gibi aydınlık ve parlaksın anlamında kullanılan bir ad.
Tanser
Şafak vakti gibi aydınlık saç anlamında kullanılan bir ad.
Tanses
Sesi güzel olan kimse.
Tansev
Tan vakti gibi olan parlaklığı ve güzelliği sev anlamında kullanılan bir ad.
Tanseven
Sabahı, ışığı, aydınlığı seven.
Tansever
Sabahı, ışığı, aydınlığı seven kimse.
Tansı
Şafak vaktini andıran.
Tansığ
bk. Tansık
Tansık
1. İnsanın aklının alamayacağı şaşırtıcı, olağanüstü olay, mucize. 2. Özlem, hasret. 3. Değerli, kıymetli. 4. Tatlı, nefis.
Tansoy
Şafak gibi aydınlık soyu olan.
Tansu
Şafağın aydınlattığı su gibi parlak ve temiz olan.
Tansuğ
bk. Tansık
Tansuk
bk. Tansık
Tantuğ
Tan ışığı gibi çevresini aydınlatan kimse.
Tantürk
Tan ışığı gibi çevresini aydınlatan Türk.
Tanuğur
Uğurlu şafak vakti.
Tanver
Şafak gibi ışık saç, aydınlat anlamında kullanılan bir ad.
Tanyel
bk. Tanyeli
Tanyeli
Şafak vakti esen rüzgâr.
Tanyer
bk. Tanyeri
Tanyeri
Güneş doğmak üzereyken ufukta hafifçe aydınlanan yer.
Tanyıldız
Çoban yıldızı.
Tanyol
bk. Tanyolu
Tanyolaç
Aydınlığa götüren, yol açan.
Tanyolu
Aydınlık yol.
Tanyu
bk. Tanju
Tanyücel
Şafak gibi temiz ve parlak ol anlamında kullanılan bir ad.
Tanyüz
Yüzü şafak gibi aydınlık ve parlak olan.
Tanzer
Sarı altın renginde tan yeri.
Tapduk
bk. Taptuk
Tapgaç
1. Ünlü. 2. Aziz.
Tapık
1. Saygı, hürmet. 2. İkram, hizmet.
Tapınç
1. Geniş alan. 2. İn. 3. Kuş veya balık kümeleri.
Taplı
1. Doğru, düzgün. 2. Uygun, yerinde. 3. Şişman.
Taptuk
Doğumuna çok sevinilen çocuklara "bulduk" anlamında konulan bir ad.
Tarancı
Çiftçi, rençper.
Tarçın
1. Defnegillerden, genellikle Asya'nın güneyinde yetişen ve değişik türleri bulunan bir ağaç.2. Bu ağacın, içinde kokulu bir yağ bulunması dolayısıyla baharat gibi kullanılan kabuğu.
Tardu
Armağan, hediye.
Tarduk
bk. Tardu
Targan
bk. Tarkan
Tarhan
bk. Tarkan
Tarhun
Hekimlikte kullanılan ıtırlı bir bitki.
Tarik
Terk eden, bırakan, vazgeçen.
Tarı
1. Soy, nesil, 2. Ekin. 3. Darı, tahıl. 4. İyi, güzel.
Tarık
Sabah yıldızı, Venüs.
Tarım
1. Göllere, kumluklara dökülen çay kolları. 2. Verim almak için toprak üzerinde yapılan çalışmaların tümü.
Tarıman
Tarımla uğraşan kimse, rençper.
Tarımbike
Tarımla uğraşan kadın.
Tarımer
Tarımla uğraşan kimse.
Tarkan
1. İslâmlıktan önce verilmiş vekil, vezir, bey gibi san. 2. Ayrıcalıklı, saygın kişi.
Tarman
bk. Tarıman
Tartış
Armağan.
Taru
Darı.
Taşan
Coşkulu, taşkın kimse.
Taşar
Coşkulu, coşkun kimse.
Taşboğa
Taş gibi sert, boğa gibi güçlü kimse.
Taşbudak
Güçlü, kuvvetli kimse.
Taşcan
Taş gibi sağlam kimse.
Taşdemir
Taş ve demir gibi sağlıklı, sağlam kimse.
Taşdöven
İş bilen, becerikli, kuvvetli kimse.
Taşel
Sağlam, güçlü eli olan kimse.
Taşer
Sağlam, güçlü kimse.
Taşgan
Pınar, kaynak.
Taşhan
Güçlü, kuvvetli hükümdar.
Taşkan
Sağlam, güçlü soydan gelen kimse.
Taşkent
Taş-kent. Özbekistan´ın başkenti.
Taşkın
1. Coşkulu, coşkun. 2. Su baskını.
Taşkınel
Coşkulu, coşkun kimse.
Taşkıner
Coşkulu, coşkun kimse.
Taşkıran
Güçlü, kuvvetli kimse.
Taştan
Taş gibi güçlü.
Taştekin
Güçlü, kuvvetli kimse.
Tasvir
1. Resim, figür. 2. Yazıyla anlatma, betimleme.
Tatar
1. Bir Türk kavmi. 2. Posta sürücüsü. 3. Gül, zambak vb. çiçeklerin açılmamış goncaları.
Tatarhan
Tatar soyundan olan han.
Tatarkan
Tatar soyundan olan kimse.
Tatlı
1. Lezzetli. 2. Hoşa giden, şirin.
Tatu
Barış, sulh.
Tav
1. Şişman. 2. Harlı. 3. Orman 4. Hız. 5. Boyun eğme.
Tavgaç
Çekicilik, cazibe.
Tavlan
Şişman.
Tavlı
1. İstekli. 2. Boyun eğmiş. 3. Hızlı.
Tavus
Sülüngillerden, erkeğinin tüyleri uzun, kuyruğu parlak, güzel renkli, acı ve tiz sesli, süs hayvanı olarak beslenen bir kuş
Tay
1. Eşit, denk, yaşıt. 2. Tek, eşsiz. 3. Yan, taraf. 4. Toy. 5. Atın yavrusu. 6. Çift olan şeyin teki. 7. Çocuk.
Taya
Dadı, sütnine.
Tayak
1. Dayanılacak şey, destek. 2. Koruyan, koruyucu.
Tayanç
Dayanma gücü, sabır.
Tayaydın
Aydınlık, parlak yüzlü çocuk.
Taybars
bk. Taypars
Taybek
Güçlü kuvvetli çocuk.
Tayberk
Güçlü kuvvetli çocuk.
Tayboğa
Güçlü kuvvetli çocuk.
Taycan
Genç ve güçlü kimse.
Taydaş
Yaşıt, akran.
Taydemir
Güçlü kuvvetli kimse.
Tayfun
Çin Denizi'nde ve Hint Denizi'nde görülen güçlü kasırga.
Tayfur
Küçük bir kuş türü.
Taygan
Tek, eşsiz.
Taygun
Çocuk, torun.
Tayguner
Yaşlı kimse.
Tayhan
Genç hükümdar.
Taykara
Esmer, kara yağız çocuk.
Taykoç
Güçlü, kuvvetli çocuk.
Taykurt
Güçlü kuvvetli çocuk.
Taykut
Kutlu, uğurlu çocuk.
Tayla
bk. Taylak
Taylak
1. Yeni doğmuş at yavrusu. 2. Biniye gelmiş iki yaşında at yavrusu. 3. Deve yavrusu. 4. Yaramaz çocuk.
Taylan
1. İnce, kibar, güzel, uzun ve düzgün boylu. 2. Çok yağmur yağmasına karşın işlenebilir durumdaki toprak.
Taylaner
İnce, kibar, güzel, uzun ve düzgün boylu kimse.
Tayman
Genç, taze, toy kimse.
Taymaz
Düşmeyen, kaymayan, dengeli kimse.
Taypars
Pars gibi güçlü kimse.
Tayuk
İnce, kibar genç.
Tayyar
Uçucu, uçan.
Tayyibe
1. İyi, güzel, hoş. 2. Çok temiz.
Tayyip
1. İyi, güzel, hoş. 2. Çok temiz.
Taze
Yeni, körpe, genç.
Tazegül
Genç, körpe güzel.
Teber
1. Küçük balta. 2. Dervişlerin kullandıkları uzun saplı küçük balta. 3. Meşin kesmek için kullanılan araç.
Teberdar
1. Baltacı.2. Yeniçeriler arasında baltalı asker sınıfı.
Teberhun
Kızıl söğüt, tarhun.
Teberrük
Kutsal ve uğurlu sayma.
Tebessüm
Gülümseme.
Tebrik
1. Kutlama. 2. Bereket.
Tecelli
1. Görünme, belirme. 2. Kader, talih. 3. Allah’ın lütfuna kavuşma.
Tecen
Mağrur, gururlu.
Tecer
Becerikli.
Teceren
Becerikli, tasarruflu.
Tecim
Ticaret.
Tecimen
1. Ticaret adamı, tüccar. 2. Tutumlu, idareli.
Tecimer
Tüccar.
Tecir
Sürü hayvanlarının alım satımını yapan kimse.
Tedü
Bilge, zeki, anlayışlı kimse.
Tegin
bk. Tekin
Tek
1. Biricik, eşi olmayan. 2. Sessiz, hareketsiz, uslu.
Tekal
Bir tane al anlamında kullanılan bir ad.
Tekalp
Eşsiz, benzersiz yiğit.
Tekant
Büyük yemin.
Tekay
Eşsiz ay.
Tekbay
Çok değerli, eşsiz, saygın kimse.
Tekbek
Çok değerli, eşsiz, saygın kimse.
Tekbey
Biricik, eşsiz bey.
Tekbir
Allah büyüklüğünü hatırlama ve "Allahu ekber" deme.
Tekcan
Çok değerli, eşsiz kimse.
Tekçe
1. Bir topluluk oluşturan şeylerin her biri. 2. Tek başına, yalnız. 3. Yegâne, eşsiz, benzersiz.
Tekdoğan
Eşsiz, benzersiz doğmuş olan.
Teke
1. Evcil keçinin erkeği. 2. Mert, sözünün eri. 3. Hazar Denizi´nin doğusunda yaşayan bir Türkmen oymağı.
Tekebaş
Mert, sözünün eri olan kimse.
Tekebay
Mert, sözünün eri olan kimse.
Tekebey
Mert, sözünün eri olan bey.
Tekecan
Mert, sözünün eri olan kimse.
Teker
Biricik, eşsiz kimse.
Tekeş
Cenkçi, savaşkan.
Tekgül
Biricik güzel.
Tekil
Tek, bir.
Tekin
1. Tek, eşsiz. 2. Uyanık, tetikte. 3. Uslu. 4. Şehzade, prens. 5. Uğurlu.
Tekinal
Tek ve eşsiz kimse.
Tekinalp
Tek ve eşsiz yiğit.
Tekinay
Biricik ve uğurlu kimse.
Tekindağ
Uğurlu dağ.
Tekinel
Eli uğurlu olan kimse.
Tekiner
Tek, eşsiz ve uğurlu kimse.
Tekinhan
Tek, eşsiz ve uğurlu hükümdar.
Tekinsoy
Uğurlu soydan gelen kimse.
Tekir
1. Daire, yuvarlak. 2. Çevre, etraf, dolay. 3. Postu siyah çizgili ve benekli, kül renkli kedi. 4. Aralık ayı.
Tekiş
1. Her şeyin sonu, bitimi. 2. Boynuzsuz keçi.
Tekiz
Kar üzerindeki adım adım yol.
Tekmil
1. Tam, eksiksiz, hep. 2. Kemale erdirme, tamamlama.
Tekmile
Ek, eklenmiş.
Teknur
Biricik, ışık saçan güzel.
Tekok
Ok gibi hızlı harekete eden biricik kimse.
Teköktem
Güçlü, gururlu biricik kimse.
Tekol
Tek ve benzersiz ol anlamında kullanılan bir ad..
Teköz
Özü benzersiz nitelikler taşıyan kimse.
Teközer
Özü benzersiz nitelikler taşıyan erkek.
Teksen
Sen teksin, eşsizsin anlamında kullanılan bir ad.
Teksoy
Eşsiz bir soydan gelen kimse.
Tekün
Çok ünlü kimse.
Tekünlü
Çok ünlü kimse.
Tekyay
Güçlü ve kuvvetli biricik kimse.
Telek
1. Armağan. 2. Dilek. 3. Kuş vb. hayvanların kanat tüyleri.
Telim
Kibirli.
Telimer
Kibirli kimse.
Telli
Nazlı, alıngan, çabuk küsen kimse.
Tellibey
Nazlı, alıngan, çabuk küsen bey.
Telmize
Öğrenci, talebe.
Telvin
Renk verme, boyama.
Temel
1. Bir şeyin gelişimi için ilk ögeler. 2. En önemli, belli başlı, ana, esas. 3. Dayanıklı. 4. Bir yapının sağlam dayanak buluncaya kadar toprak içinde aşağıya doğru uzatılan dip duvarları.
Temelli
1. Temeli olan 2. Geçici ve eğreti olmayıp sonuna kadar sürecek olan.
Temenni
Dileme, arzulama, dilek.
Temime
Nazarlık, nazar boncuğu.
Temir
Demir.
Temirbay
Demir gibi sağlam kimse.
Temircan
bk. Demircan
Temirhan
bk. Demirhan
Temirkan
bk. Demirkan
Temirkut
bk. Demirkut
Temirtaş
bk. Demirtaş
Temiz
1. Kirli olmayan, pak. 2. Ahlak yönünden temiz, nezih. 3. Özenle yapılmış, güzel.
Temizalp
İyi ahlaklı yiğit.
Temizcan
İçi temiz olan kimse.
Temizel
Dürüst kimse.
Temizer
Dürüst kimse.
Temizhan
Dürüst hükümdar.
Temizkal
Her zaman doğru ve dürüst ol anlamında kullanılan bir ad.
Temizkan
Doğru ve dürüst soydan gelen.
Temizol
Doğru ve iyi ahlaklı ol anlamında kullanılan bir ad.
Temizöz
Özü temiz, dürüst olan kimse.
Temizsan
Doğruluğu ve dürüstlüğüyle tanınan kimse.
Temizsoy
Temiz ve dürüst soydan gelen kimse.
Temre
Bir tek hurma.
Temren
Ok, kargı gibi silahların ucundaki sivri demir.
Temuçin
bk. Timuçin
Temürhan
bk. Demirhan
Temürlenk
bk. Timurlenk
Temürşah
bk. Demirşah
Tenay
Ay gibi beyaz, parlak tenli.
Tendü
Yiğit, cesur.
Tendübay
Yiğit, cesur kimse.
Tendürek
Yanardağ ağzı.
Tengir
Cimri.
Tengiz
bk. Deniz
Tengizalp
bk. Denizalp
Tenigül
Teni gül gibi güzel olan.
Tennur
Teni nur gibi aydınlık, berrak olan, güzel.
Tennure
Mevlevi dervişlerinin sema ayini sırasında giydikleri giysi.
Tenvir
Aydınlatma, ışıklandırma.
Teoman
Hun İmparatoru Mete´nin babası.
Tepedelen
Yalçın kayalar üstüne yapılmış şato.
Tepegöz
1. Gözleri yukarı doğru kalkmış kimse. 2. Sağa sola çarpan sakar kimse. 3. Yaramaz çocuk. 4. Herkese çatan, kavgacı.
Tepel
1. Bir şeyin en üstteki kısmı. 2. Küçük dağ.
Tepir
1. Tahılın taşını ayıklamaya yarayan elek. 2. Ağaç tepesi.
Tercan
1. Genç, taze, delikanlı. 2. Kırmızı buğday.
Terek
l. Raf, sergen. 2. Merdiven gibi set set olan dağ.
Terem
Kıl keçisi ile tiftik keçisinin çiftleşmesinden doğan oğlak.
Terim
İnce, kibar.
Terken
1. Kraliçe. 2. Güzel kız. 3. Bir tür ok.
Terlan
Sarı renkli, büyük pençeli, kartala benzeyen bir kuş.
Teşrif
Şereflendirme, onurlandırma.
Teşrife
Şereflendirme, onurlandırma.
Tetik
1. Uyanık, açıkgözlü. 2. Çabuk davranan, çevik. 3. Becerikli. 4. Kedi, köpek vb. hayvanların pençeleri. 5. Önder, kılavuz. 6. Ateşli silahları ateşlemek için çekilen küçük manivela.
Tetiker
Uyanık, çevik, becerikli kimse.
Tevekkül
Herhangi bir işte elinden geleni yapıp daha sonrasını Allah'a bırakma.
Tevfik
1. Uydurma, uygun düşürme. 2. Başarıya ulaştırma. 3. Tanrı'nın yardımına kavuşma.
Tevfika
1. Uydurma, uygun düşürme. 2. Başarıya ulaştırma. 3. Tanrı'nın yardımına kavuşma.
Tevhiddin
Dinin birliği, birleştiriciliği.
Tevhide
1. Birkaç şeyi bir araya getirme, birleştirme. 2. Allah’ın birliğine inanma.
Tevhit
1. Birkaç şeyi bir araya getirme, birleştirme. 2. Allah’ın birliğine inanma.
Tevil
Yorumlama.
Tevir
1. Çeşit, tür. 2. Renk.
Tevrat
Dört kutsal kitaptan, Hz. Musa’ya indirilen, Allah’ın emirlerini kapsayan kitap.
Tevs
1. Sakinlik, dinginlik, durgunluk. 2. Barış, sulh.
Tevsen
1. Başı sert at. 2. Dik başlı, inatçı.
Teymur
bk. Timur
Tez
1. Keskin. 2. Çabuk, hızlı.
Tezal
Çabucak al anlamında kullanılan bir ad.
Tezalp
Çabuk, hızlı yiğit.
Tezay
Hızlı, çabuk kimse.
Tezcan
Telaşlı, heyecanlı, beklemeye dayanamayan, sabırsız.
Tezcanlı
Aceleci.
Tezel
Çabuk iş gören, becerikli.
Tezelli
Çabuk iş gören, becerikli.
Tezer
Çabuk, hızlı, çevik kimse.
Tezeren
Çabuk ulaşan.
Tezerol
Çabuk iş gören, becerikli biri ol anlamında kullanılan bir ad.
Tezgül
Aceleci güzel.
Tezkan
Kanı kaynayan, heyecanlı kimse.
Tezok
Acele eden güçlü, kuvvetli kimse.
Tezol
Çabuk davran, daima hareketli ol anlamında kullanılan bir ad.
Tezveren
Çabucak veren.
Tibet
Çin´in batısında özerk bir bölge.
Ticen
Taçlar.
Tiğin
bk. Tekin
Tijen
bk. Ticen
Tilbe
Abdal, derviş, gezginci ozan.
Tilmaç
bk. Dilmaç
Timuçin
Katı, sağlam demir.
Timur
Demir.
Timurcan
bk. Demircan
Timurhan
bk. Demirhan
Timurkan
bk. Demirkan
Timurlenk
Bir ayağının aksak olması nedeniyle "Aksak Timur" anlamındaki bu adla anılan Timurlular Hanedanı'nın kurucusu ve ilk hükümdarı (1336-1405).
Timuröz
bk. Demiröz
Timurtaş
bk. Demirtaş
Tin
1. Ruh, can. 2. Sağlam vücutlu. 3. Tepe, zirve.
Tiner
Sağlam, güçlü, canlı kimse.
Tinkut
Özü uğurlu, kutlu, şanslı kimse.
Tipi
Kar fırtınası.
Tiraje
Gökkuşağı.
Titiz
1. Çok dikkat ve özenle davranan veya böyle davranılmasını isteyen memnun edilmesi güç kimse.2. Temizliğe aşırı düşkün olan kimse.3. Huysuz, öfkeli kimse.
Titizer
1. Çok dikkat ve özenle davranan veya böyle davranılmasını isteyen memnun edilmesi güç kimse.2. Temizliğe aşırı düşkün olan kimse.3. Huysuz, öfkeli kimse.
Tıflıgül
Gül tomurcuğu.
Tın
1. Can, ruh, öz.2. Nefes, soluk.
Tınal
Soluk al, yaşamını sürdür anlamında kullanılan bir ad.
Tınaz
Ot veya saman yığını.
Toğan
bk. Doğan
Toğay
bk. Doğay
Toğuş
bk. Doğuş
Tok
1. Doymuş, aç olmayan. 2. Kalın ve gür sesli. 3. Kibirli.
Tokal
Erişkin, olgun.
Tokalan
Olgunlaşmış, erginleşmiş.
Tokalp
Doymuş, gözü tok yiğit.
Tokay
1. Dolunay. 2. Zengin, yiğit dövüşçü. 3. Nehir kıvrımı. 4. Orman.
Tokcan
Gönlü tok olan.
Tokdemir
Demir gibi sağlam ve güçlü olan kimse.
Tokel
Eli açık, cömert kimse.
Toker
Gözü tok kimse.
Tokgöz
Açgözlü olmayan.
Tokhan
Gözü tok hükümdar.
Tokkan
Gözü tok bir soydan gelen kimse.
Toköz
Gözü ve gönlü doymuş olan kimse.
Tokta
Dur, yerleş, uzun süre kal anlamında kullanılan bir ad..
Toktahan
Sürekli olan hükümdar.
Toktamış
1. Bir yere yerleşmiş, oturmuş kimse. 2. Dinmiş, sakinleşmiş kimse.
Toktaş
Gözü tok sağlam yapılı ve güçlü kimse.
Toktimur
bk. Tokdemir
Toktuğ
Gözü tok, savaşçı kimse.
Toku
Tokmak, değnek.
Tokuş
Savaş.
Tokuşhan
Savaşçı hükümdar.
Tokuz
1. Dokuz. 2. Kalın ve sık dokunmuş kumaş.
Tokuzer
Dokuz kişi.
Tokuztuğ
Dokuz tane tuğ.
Tokyay
Gözü tok, kuvvetli ve sağlam yapılı kimse.
Tokyürek
Yürekli, cesur kimse.
Tokyüz
Açgözlü olmadığı yüzünden anlaşılan kimse.
Tola
1. Dolu, boş olmayan. 2. Güçlü, korkusuz. 3. Keyif, neşe.
Tolay
Topluluk, cemiyet.
Tölek
bk. Dölek
Tolga
Savaşçıların başlarına giydikleri demir başlık.
Tolgahan
Savaşa hazır hükümdar.
Tolgan
Dolanan, dolaşan.
Tolgay
Çevre, dolay.
Tolgunay
Dolunay.
Tolon
bk. Tolun
Tolonay
bk. Dolunay
Tolonbay
bk. Tolunbay
Tolun
Ayın on dördü, dolun.
Tolunay
bk. Dolunay
Tolunbay
Ayın on dördü gibi güzel olan kimse.
Tolunbike
Ayın on dördü gibi parlak ve güzel olan kadın.
Toluntiğin
Ayon on dördü gibi güzel olan hükümdar.
Tömek
1. Ekin yığını. 2. Kaba. 3. Alçak, kısa. 4. Top gibi, toprak.
Tomris
Peçenek Türklerinden bir kadın kahraman. Tarihte, Pers Kralı II. Keyhusrev’le savaşmış olan Massagetlerin ünlü kraliçesi. “Tomur veya temir, demir” kelimeleriyle ilgi kuranlar vardır.
Tomurcuk
Bir bitkinin üzerinde bulunan ve ileride sap, çiçek veya yaprak verecek olan filiz.
Tongal
1. Zengin kimse. 2. Yaşlı erkek.
Tongar
1. Büyük, güçlü. 2. Yaşlı.
Tonguç
1. En büyük çocuk. 2. Bir tür kuş, baykuş.
Tongur
1. Zor anlayan, kalın kafalı. 2. Çirkin sesli. 3. Yuvarlak. 4. Düğünleri yöneten kimse.
Topa
1. Beceriksiz. 2. Kötü.
Topaç
1. Çocukların sicim sarıp salarak çevirdikleri armut biçimindeki oyuncak. 2. Sağlıklı, gürbüz çocuk.
Topak
Yuvarlak.
Topay
Dolunay.
Topaz
Alüminyum silikatı ve florinden oluşan, kahverengi veya soluk sarı renkte değerli taş.
Topçam
Toplu ve düzenli çam türü.
Topçay
Kıvırıla kıvrıla akan ırmak.
Topdemir
Yuvarlak demir.
Topel
Eli sıkı, fazla cömert olmayan kimse.
Toper
Topçu asker.
Toprak
1. Yer kabuğunun canlılara yaşama ortamı sağlayan yüzey bölümü. 2. Ülke, memleket. 3. İşlenmiş arazi.
Topuz
1. Ucu top biçiminde eski bir silah.. 2. Top biçiminde toplanmış saç.
Tor
1. Toy, deneyimsiz. 2. Ürkek, çekingen, utangaç. 3. Mağrur, gururlu. 4. Fidan. 5. Tok sözlü. 6. Balık ağı.
Toralp
Gururlu yiğit.
Toraman
Güçlü, kuvvetli kimse.
Toran
1. Güçlü, kuvvetli, iri yarı kimse. 2. Yiğit, kahraman.
Torcan
Çekingen, utangaç kimse.
Töre
1. Eğitim, görgü, gelenek. 2. Soyluluk, asalet. 3. Eksiksiz, mükemmel. 4. Geline verilen armağan.
Töregün
Eksiksiz, kusursuz kimse.
Törehan
Eksiksiz, kusursuz hükümdar.
Torel
Gururlu kimse.
Töreli
1. Güzel. 2. İyi. 3. Konuk ağırlamayı seven. 4. Soylu.
Tören
Anma, kutlama gibi amaçlarla yapılan toplantı.
Torgay
Serçe, tarla kuşu.
Torhan
Gururlu hükümdar.
Torkal
Hep utangaç ve çekingen ol anlamında kullanılan bir ad.
Torkan
Gururlu ve tok sözlü soydan gelen kimse.
Torlak
1. Güzel, genç, yakışıklı. 2. İyi gelişmiş ağaç fidanı.
Toros
Anadolu´nun güney kesiminde Akdeniz kıyıları boyunca uzanan sıradağ.
Törü
bk. Töre
Törüm
Yaradılış.
Torumtay
Yırtıcı bir kuş türü.
Torun
Bir kimseye göre çocuğunun çocuğu.
Tosun
Sağlıklı, tıknaz delikanlı.
Tosunbey
Sağlıklı, tıknaz bey.
Totuk
Eski Türklerde askerî vali.
Toy
1. Genç olduğu için deneyimsiz, beceriksiz. 2. Ziyafet, yemekli eğlence. 3. Göçebe kuşlardan kızıl tüylü, eti yenir bir kuş.
Toyboğa
Güçlü, kuvvetli, deneyimsiz kimse.
Toycan
Çok genç ve deneyimsiz kimse.
Toydemir
Çok genç ve deneyimsiz güçlü kimse.
Toydeniz
Çok genç ve deneyimsiz kimse.
Toygar
bk. Turgay
Toygun
1. Genç delikanlı. 2. Çakırdoğan.
Toyka
Büyük, kalın sopa.
Töz
Kök, asıl, cevher.
Tozan
1. İnce toz tanesi. 2. Tozu çok olan yer. 3. Kar fırtınası.
Tözüm
1. Sabırlı.2. Alçak gönüllü.
Tozun
Soylu, asil.
Tuba
1. Güzellik, iyilik, hoşluk. 2. Cennette bulunduğuna inanılan, kökü yukarıda, dalları aşağıda büyük bir ağaç.
Tüblek
Soylu, asil.
Tufan
1. Nuh Peygamber zamanında yağan ve bütün dünyayı su altında bırakan şiddetli yağmur.2. Şiddetli yağmur.
Tuğ
1. Bazı kuşların tepelerinde bulunan uzunca tüy, sorguç.2. Padişahların ve vezirlerin başlarına taktıkları başlıkların ön tarafında bulunan tüy veya püskül biçimindeki süs.
Tuğal
Tuğ takın anlamında kullanılan bir ad.
Tuğalp
Tuğ takınmış yiğit.
Tuğaltan
Tuğ takınmış hükümdar.
Tuğaltay
Tuğ takınmış değerli, yüce kimse.
Tugay
Alayla tümen arasındaki askerî birlik.
Tuğba
bk. Tuba
Tuğbay
Eskiden tugay komutanlığı yapan albay.
Tuğçe
Küçük tuğ.
Tuğcu
Osmanlı döneminde savaşlarda padişahın tuğlarını taşıyan kimse.
Tuğhan
Tuğu olan hükümdar.
Tuğkan
Soyu savaşçı olan kimse.
Tuğkun
İzinsiz yanına varılmayan varlıklı, saygın.
Tuğlu
1. Bayraklı, sancaklı. 2. Şımarık.
Tuğluk
bk. Tulum
Tuğra
Osmanlı padişahlarının imza yerine kullandıkları, özel bir biçimi olan sembolleşmiş işaret.
Tuğrul
Yırtıcı bir kuş.
Tuğrultekin
Gözü pek hükümdar.
Tuğsan
Tuğuyla ünlü olmuş kimse.
Tuğsav
Tuğuyla ünlenmiş kimse.
Tuğsavaş
Savaş için tuğunu takınmış olan kimse.
Tuğsavul
Tuğla uzaklaş anlamında kullanılan bir ad.
Tuğsavun
Tuğunla savun anlamında kullanılan bir ad.
Tuğsel
Çokça tuğu olan.
Tuğser
Baştuğ.
Tuğtaş
Tuğ takınmış güçlü kimse.
Tuğtay
Tuğ takınmış benzersiz kimse.
Tuğtekin
Tuğ takmış hükümdar.
Tuğyan
Coşma, taşma, coşkunluk.
Tuhfe
1. Armağan, hediye. 2. Hoşa giden, güzel şey.
Tükel
1. Tam, bütün.2. Mükemmel.
Tükelalp
Kusursuz yiğit.
Tükelay
Kusursuz insan.
Tülay
İnce ruhlu güzel.
Tulca
1. Tül kadar ince olan. 2. Hayalden de güzel olan.
Tülcan
İnce ruhlu insan.
Tülek
1. Kumaz, açıkgöz, düzenci. 2. Efe. 3. Çok genç, delikanlı. 4. Zengin. 5. Saygın kimse. 6. Sakin.7. Gururlu.
Tülen
İlk kez çocuk doğuran genç kadın.
Tulga
bk. Tolga
Tulgar
Azim, irade.
Tülin
1. Kimi kez ayın çevresinde oluşan dairesel hale. 2. Ayna.
Tülinay
Kimi kez ayın çevresinde oluşan dairesel hale
Tulû
(tulû:)
Tulûi
Doğan.
Tuluk
bk. Tulum
Tulum
1. Bazı yiyecek ve içecekler için koruyucu kap olarak kullanılan, önü yarılmadan bütün olarak yüzülmüş hayvan derisi. 2. Gövdesi bu deriden yapılmış üflemeli çalgı, gayda.3. Şişman, tombul.
Tulun
Dolun.
Tuman
1. Nem, çiy. 2. Duman, sis. 3. Şalvar.
Tumay
Sessiz, sakin.
Tümbay
Gerçekten zengin olan kimse.
Tümcan
Gerçekten dost olan kimse.
Tümel
Temel.
Tümen
1. On bin. 2. Pek çok. 3. Yığın, küme, sürü.
Tümenbay
Çok zengin.
Tümenboğa
Çok güçlü ve kuvvetli.
Tümer
Tam erkek, yiğit.
Tümerdem
Çok erdemli.
Tümerk
Güçlü, kuvvetli.
Tümerkan
Yiğit.
Tümerkin
Gerçek özgür.
Tümhan
Gerçek hükümdar.
Tümkal
Olduğun gibi kal, bozulma" anlamında kullanılan bir ad.
Tümkan
Kanlı canlı, sağlıklı.
Tümkoç
Gerçekten yiğit olan kimse.
Tümkor
Sıkıntılara göğüs geren kimse.
Tümkurt
Gerçekten güçlü olan kimse.
Tümkut
Çok talihli, kutlu.
Tun
Gönül rahatlığı.
Tuna
1. Çok, bol. 2. Yavru. 3. Görkemli, gösterişli.
Tunacan
Görkemli, gösterişli kimse.
Tunaer
Görkemli, gösterişli kimse.
Tunahan
Görkemli, gösterişli hükümdar.
Tünak
Işıklı, mehtaplı gece.
Tunakan
Görkemli, gösterişli soydan gelen kimse.
Tünal
Geceleyin al anlamında kullanılan bir ad.
Tunay
1. Sessiz, sakin. 2. Gece görünen aydınlık.
Tünaydın
Akşamları söylenen iyi dilek ve selâmlama sözü.
Tunç
Koyu kızıl renkte olan, bakır, çinko ve kalay alaşımı, bronz.
Tunca
Balkan yarımadasında Meriç ırmağının kolu.
Tuncal
Al renkli tunç.
Tunçalın
Güçlü, kuvvetli kimse.
Tuncalp
Tunç gibi güçlü, kuvvetli yiğit.
Tunçaral
Birine destek olan güçlü kimse.
Tunçaslan
Güçlü, kuvvetli kimse.
Tuncay
Tunç renginde ay.
Tunçbay
Güçlü, kuvvetli kimse.
Tunçbilek
Bileği güçlü olan kimse.
Tunçboğa
Sağlam, güçlü olan kimse.
Tunçbörü
Sağlam, güçlü kimse.
Tunççağ
Zamanının sağlam ve güçlü kimsesi.
Tunçdemir
Güçlü ve kuvvetli kimse.
Tuncel
Tunç gibi güçlü eli olan kimse.
Tuncer
Tunç gibi güçlü kimse.
Tunçhan
Güçlü, kuvvetli hükümdar.
Tunçkan
Güçlü soydan gelen kimse.
Tunçkaya
Güçlü ve sağlam yapılı kimse.
Tunçkılıç
Güçlü ve kuvvetli olan kimse.
Tunçkol
Güçlü kuvvetli kimse.
Tunçkurt
Güçlü, kuvvetli kimse.
Tunçok
Güçlü, kuvvetli kimse.
Tunçöven
Güçlüleri öven kimse.
Tunçsoy
Köklü, güçlü soydan gelen kimse.
Tunçtan
Tunç gibi güçlü kimse.
Tunçtürk
Sağlam ve güçlü Türk.
Tüner
Gece adamı.
Tüney
1. Öğle güneşi alan yer. 2. Güneş battıktan sonraki zaman. 3. Güneşli yer.
Tunga
1. Görkemli, kuvvetli, muazzam. 2. Yiğit, kahraman. 3. Rütbe, unvan.4. Bir tür kaplan.
Tunguç
bk. Tonguç
Tüngür
Peri.
Tur
1. Delikanlı, genç. 2. Gelir, kazanç, verim. 3. Ar. Dağ. 4. Fr. Devir, dolaşma.
Tura
1. Tuğra. 2. Kalkan, siper.
Türabi
Topraktan yaratılmış.
Turaç
Keklik cinsinden eti yenir bir av kuşu.
Tural
Duran, yaşayan.
Turalp
Genç, delikanlı yiğit.
Turan
1. Turancıların dünyadaki bütün Türkleri birleştirerek kurmayı amaçladıkları ülkenin adı.2. Türklerin Orta Asya'daki en eski yurtları.
Turatekin
Tuğralı hükümdar.
Turay
Ay gibi güzel genç.
Turbay
Genç kimse.
Turcan
Genç, delikanlı.
Türe
1. Görenek, gelenek, töre. 2. Subay, komutan. 3. Hak ve hukuka uygunluk, adalet.
Türehan
Törelere bağlı hükümdar.
Türek
Tepeliklerin ortasındaki çıkıntı.
Türel
Hukukla ilgili, hukuksal.
Türeli
Güzel.
Türemen
Yasa adamı, hukukçu.
Türev
Oluşan, ortaya çıkan, türeyen.
Turfa
Az bulunur, nadir, değerli.
Turgay
Boz renkli, küçük, ötücü, tarlalarda yuva yapan bir tür serçe, toygar.
Türgün
Günün töresi.
Turgut
Konut, oturulacak yer.
Turhan
1. Soylu ve seçkin kimse. 2. Eski Türklerde vergi ödemeyen, hükümdar huzuruna izinsiz girebilen, saygın kişi.
Turhatun
Kız çocuk doğumuna son vermek için konulan bir ad.
Türk
1. Güç, kuvvet. 2. Güzel, civan. 3. Türk soyundan gelen halk. 4. Adam, insan.
Türkalp
Yiğit Türk.
Turkan
Koruyucu, muhafız.
Türkaslan
Aslan gibi güçlü Türk.
Türkay
Ay gibi parlak, aydınlık Türk.
Türkcan
Sevilen Türk.
Türkdoğan
Türk olarak doğan.
Türkdoğdu
Türk olarak doğdu anlamında kullanılan bir ad..
Türker
Yiğit Türk.
Türkili
Türk yurdu.
Türkine
Türk gibi güzel.
Türkiye
Türkiye Cumhuriyeti’nin yer aldığı ülke.
Türkiz
Arkasında Türk gibi onurlu iz bırakan.
Türkkan
Türk soyundan gelen.
Türkmen
Türk’e benzer, Türk’e benzeyen.
Türknur
Aydın olan Türk.
Türkoğlu
Türkün oğlu.
Türkol
Her zaman Türk kal anlamında kullanılan bir ad.
Türköz
Özü, aslı Türk olan.
Türksan
Adı duyulmuş, Türk gibi ünlü.
Türksel
Coşkulu Türk.
Türkşen
Sevinçli Türk.
Türkü
Hece ölçüsüyle yazılmış ve halk ezgileriyle bestelenmiş koşuk.
Türkyılmaz
Azimli, yılmayan Türk.
Turna
Turnagillerden, Avrupa ve Kuzey Afrika'da toplu olarak yaşayan, göçebe, iri bir kuş
Tutel
El tut, yardım et anlamında kullanılan bir ad.
Tuter
Yiğitliği, cesareti sürdür anlamında kullanılan bir ad.
Tuti
1. Papağan. 2. Konuşmayı seven, konuşkan.
Tutku
1. İrade ve yargıları aşan güçlü bir coşku, ihtiras.2. Güçlü istek ve eğilimin yöneldiği amaç.
Tutkun
1. Gönül vermiş.2. Bir şeye alışmış, bağlanmış, düşkün.
Tutu
Rehin.
Tutuhan
Rehin alan hükümdar.
Tutuk
1. Akıcı, rahat konuşamayan.2. Eski işlevini göremez duruma gelmiş. 3. Kısılmış, tutulmuş, kesik. 4. Kapalı, tıkalı. 5. Çekingen, sıkılgan. 6. Sıkıntılı.
Tutun
Ev, aile.
Tutuş
1. Çekişme, tartışma. 2. Savaş, mücadele. 3. Tamam, hepsi, bütün.
Tuvana
(yuva:na:)
Tuyan
1. Semiz, şişman. 2. Zengin. 3. Kibirli, gururlu.
Tuygun
1. Genç, güçlü. 2. Çılgın, şımarık. 3. Duygulu, hassas.
Tuyuğ
Şiir, şarkı, türkü.
Tuyuk
bk. Tuyuğ
Tuz
Güzellik, şirinlik.
Tüze
Adalet, hukuk.
Tüzeer
Adaletli kimse.
Tüzel
Tüzeye uygun, hukuksal.
Tüzemen
1. Adaletli kimse. 2. Yasa adamı, hukukçu.
Tüzenur
Adaletiyle ışık saçan.
Tuzer
Güzel, şirin kimse.
Tüzmen
bk. Tüzemen
Tüzün
Yumuşak huylu, sakin, soylu, asil kimse.
Tüzünalp
Yumuşak başlı, asil, sakin yiğit.
Tüzüner
Soylu kimse.
Tüzünkan
Soylu, asil kandan gelen.
Tüzüntürk
Soylu, asil Türk.