Hacer1. Taş, kaya. 2. İsmail Peygamber’in annesinin adı.
HacergülTaşlar arasında yetişen gül.
HacıgülHacca gitmiş gül gibi güzel kadın.
HacıhanımHacca gitmiş kadın.
HacıkadınHacca gitmiş kadın.
Hadiye1. Doğru yolu gösteren, kılavuz, rehber. 2. Önde giden.
Hadra1. Çok yeşil, en yeşil. 2. Yeşillik.
Hafıza1. Kur’an-ı Kerim'ibaşından sonuna kadar ezberlemiş olan kadın. 2. Yaşantıları, öğrenilen konuları bilinçli olarak akılda tutma, saklama gücü, bellek.
Hakan1. Türk, Moğol ve Tatar hanları için "hükümdarlar hükümdarı" anlamında kullanılan bir unvan.2. Osmanlı padişahlarına verilen unvan.
Hâkime1. Egemen, hükmeden, hüküm süren. 2. Başta olan, üstün gelen.
HakkıDoğrulukla, hakla ve adaletle ilgili.
HaktanAllah'tan gelen, Allah'ın verdiği.
HakverdiAllah’ın verdiği kimse.
HalâvetTatlılık, şirinlik.
HaldunSonsuz olan, ebedî olan.
HaleBazen güneşin ve ayın çevresinde görülen ışıklı daire, ayla.
Halef1. Birinden sonra gelip onun yerine geçen kimse, sonradan gelen. 2. Soy.
HalenurBazen güneşin ve ayın çevresinde görülen ışıklı daire.
HalideSürekli, sonsuz, ebedî.
Halife1. Birinin yerine geçen kimse. 2. Hz. Muhammed'in vekili ve dünyadaki Müslümanların başı olan kimse.
HalilSadık, samimi, dost.
HalileNikâhlı kadın, karı, eş.
Halilullah1. Allah’ın sadık dostu. 2. Hz. İbrahim’e verilen san.
Halim1. Yumuşak huylu, sert olmayan. 2. Allah’ın adlarındandır.
HalimeYumuşak huylu, sert olmayan.
Halis1. Karışık olmayan, saf, katışıksız. 2. İçten, samimi.
Halise1. Karışık olmayan, saf, katışıksız. 2. İçten, samimi.
HalitSürekli, sonsuz, ebedî.
HalittinDinin sonsuzluğu, ölümsüzlüğü.
Halûkİyi ahlak sahibi, iyi huylu, geçimli kimse.
HamasetCesaret, kahramanlık, yiğitlik.
HamdiAllah’ı övmeyle, Allah’a şükretmekle ilgili.
HamdiyeAllah’ı övmeyle, Allah’a şükretmeyle ilgili.
HamdullahAllah’ın övgüsü.
Hami1. Koruyan, koruyucu, himaye eden. 2. Kayıran, kayırıcı.
Hamide1. Övülmeye değer. 2. Hamdeden, şükreden
Hamil1. Taşıyan, taşıyıcı. 2. Sahip olan. 3. Destek.
Hamit1. Övülmeye değer. 2. Allah'ın adlarındandır. 3. Hamdeden, şükreden.
Hamiye1. Himaye eden, koruyan, koruyucu. 2. Kayıran, kayıncı.
Hamiyet1. Ulusseverlik, yurdunu, ulusunu ve ailesini koruma çabası. 2. İnsanlık, fazilet.
Hamza1. Aslan, güçlü adam. 2. İslam tarihinde Hz. Muhammed'in amcası.
Han1. Eski Türklerde kağana bağlı veya kendi başına buyruk, ikinci derecede bir devlet başkanı. 2. Osmanlı Padişahlarının adlarının sonuna getirilen san.
HanalpYiğit, cesur hükümdar.
HanbeğendiHanın hoşuna gitti anlamında kullanılan bir ad.
HanbegümHanın karısı, hükümdar eşi
HanbekGüçlü, kuvvetli hükümdar.
HandanGülen, gülücü, güleç, sevinçli.
HanedanPeygamber, hükümdar veya devlet büyüğü gibi bir kimseye dayanan soy, büyük aile.
HanefiHanefi mezhebinden olan kimse.
Hanif1. İslam dinine sımsıkı bağlı olan kimse. 2. İslamiyetten önce tek Tanrı'ya inanan.
Hanife1. İslam dinine sımsıkı bağlı olan kimse. 2. İslamiyetten önce tek Tanrı'ya inanan.
Hanım1. Kadınlığın bütün iyi niteliklerini taşıyan kadın. 2. Kız ve kadınlara verilen bir san. 3. Eş, karı.
HankanHan soyundan gelen kimse.
HansoyHan soyundan gelen kimse.
HansultanHükümdar vr sultan.
Hanüman1. Ev bark, ocak, yuva. 2. Ev halkı, çoluk çocuk.
HareCam, göz vb.nde dalgalanır gibi görünen parlak çizgiler, meneviş.
HarikaNitelikleriyle hayranlık uyandıran, eksiksiz, kusursuz.
Harun1. Parlayan.2. Hz. Musa'nın küçük kardeşinin adı.
Hasan1. Güzel. 2. İyi ve hayırlı iş.
Hasbekİyi, dürüst, saf insan.
Hasbiİsteyerek ve karşılık beklemeksizin yapılan.
Hasene1. Güzel, iyi. 2. İyi, hayırlı iş, iyilik.
HasibeDeğerli, saygın, soyu temiz.
Haşim1. Kıran, ezen, parçalayan. 2. Ekmek doğrayan.
Hasip1. Değerli, saygın, soyu temiz kimse. 2. Muhasebeci.
Haskızİyi nitelikleri kendinde toplamış kız.
Hasletİnsanın yaradılışındaki huyu, doğası.
Haşmet1. Büyüklük, görkem. 2. Kibarlık, nezaket. 3. Alçak gönüllülük.
HaşmettinDinin büyüklüğü, ihtişamı.
HasnaGüzel ve namuslu kadın.
HaspolatKatışıksız, saf, çelik gibi kimse.
Hatem1. Mühür. 2. Cömert. 3. Son, en son, sonuncu.
Hatemî1. Mühürle ilgili olan. 2. Mühür yapan. 3. Cömertlik. 4. Sonuncu.
HaticeErken doğan kız çocuğu.
HaticenurErken doğan güzel kız çocuğu.
Hatif1. Sesi işitilip kendisi görülmeyen kimse. 2. Çağıran, seslenen. 3. Gaipten seslenir gibi haber veren melek.
Hatife1. Sesi işitilip de kendisi görünmeyen kimse. 2. Çağıran, seslenen.
Hatim1. Sona erdiren, bitiren. 2. Mühürleyen, mühürleyici. 3. Sonuncu.
Hatip1. Güzel, düzgün. 2. Bir topluluk karşısında etkili konuşan kimse. 3. Camide hutbe okuyan kimse.
Hatıra1. Bellekte yaşamaya devam eden geçmiş izlenim, duygu veya olay. 2. Bir kimse veya olayı hatırlatan nesne, yadigâr.
HattatGüzel el yazıları yazan ve mesleği hattatlık olan kimse.
Hatun1. Kadın. 2. Bayan, hanım. 3. Eş, zevce. 4. Eskiden yüksek kişilikli kadınlara veya hakan eşlerine verilen san.
HatunanaDeneyimli, yaşlı, saygı gösterilen kadın.
HaverGüneşin doğduğu yön, doğu.
Haviİçine alan, kaplayan.
Havva1. Kutsal kitaplara göre yaratılan ilk kadın. 2. Esmer kadın.
Hayal1. Zihinde tasarlanan, canlandırılan ve gerçekleşmesi özlenen şey. 2. Gölge.
Hayalî1. Hayal niteliğinde veya hayal ürünü olan, düşsel, imgesel. 2. Karagöz oynatan kimse, karagözcü.
Hayat1. Yaşam, dirim. 2. Canlılarda, doğumdan ölüme kadar geçen süre. 3. Yaşama, yaşayış.
Hayati1. Yaşamla ilgili, yaşamsal. 2. Büyük önem taşıyan, önemli.
Haydar1. Aslan. 2. Cesur, yiğit kimse. 3. Hz.Ali’nin lakabı.
Hayırİyilik, karşılık beklemeden yapılan yardım.
Hayırgülİyiliği seven güzel kimse.
Hayran1. Hayranlık duyan, hayrette kalan. 2. Son derece beğenen, tutkun.
HayraniHayranlık, şaşkınlık.
HayrettinDinin hayırlısı.
HayriHayır ve iyilikle ilgili, uğurlu ve kutlu.
HayriyeHayır ve iyilikle ilgili, uğurlu ve kutlu.
HayrullahAllah’ın hayırlı kıldığı.
HayrünnisaKadınların hayırlısı, uğurlusu.
HazalKuruyup dökülen ağaç yaprakları.
HazanGüz, yaprak dökümü mevsimi, sonbahar.
Hazimeİhtiyatlı, akıllı kadın.
Hazine1. Altın, gümüş, mücevher gibi değerli eşya, servet. 2. Büyük bağlılık duyulan, değer verilen kimse.
HazıkUsta, mahir, becerikli.
HazımSindiren, sindirici kimse.
Hazret1. Yüce kabul edilen kimselerin adlarının başına saygı, övme, yüceltme amacıyla getirilen unvan. 2. Adı söylenmeyen bir kimseden söz edilirken kullanılan bir söz.3. Genellikle erkekler arasında senli benli konuşmada kullanılan bir seslenme sözü.
HediyeBirini sevindirmek, mutlu etmek için verilen şey, armağan.
HekimDoktor, tabip, bilge kişi, filozof.
HemdemBirlikte yaşayan, arkadaş.
HeperHer zaman yiğit, yürekli olan kimse.
HepgülHer zaman güzel olan kimse.
HepşenHer zaman neşeli ve mutlu olan.
HepyenerHer zaman üstün gelen, yenen kimse.
HepyükselHer zaman gözün yükseklerde olsun, yüksel anlamında kullanılan bir ad.
Heves1. Arzu, istek. 2. Gelip geçici istek.
Heybetİnsanlara korku ile birlikte saygı uyandıran görünüş, büyüklük, ululuk.
HeyecanDuygularda meydana gelen coşma, coşkunluk.
HezarfenÇok bilen, elinden çok iş gelen.
Hicran1. Bir yerden veya bir kimseden ayrılma. 2. Ayrılığın verdiği büyük üzüntü, keder.
Hicret1. Bir ülkeden başka bir ülkeye göç etme. 2. Hz. Muhammed’in Mekke’den Medine’ye göç etmesi.
HiçsönmezHiç sönmeyen, her zaman ışık ve aydınlık saçan.
HiçyılmazHiç yılmayan, bıkmayan.
HidayettinDinin gösterdiği doğru yol.
Hikmet1. Bilgelik. 2. Neden, gizli neden. 3. Allah’ın insanlarca anlaşılamayan amacı. 4. Özlü söz, vecize.
HikmetullahAllah’ın hikmeti.
HilâlAyın ilk günlerdeki durumu, yeni ay, ayça.
Hilkat1. Yaradılış, yaratılma. 2. Huy özelliği.
HilmiYumuşak huylu, nazik, ince kimse.
HilmiyeYumuşak huylu, ince nazik kimse.
Himmet1. Gayret, emek, çaba. 2. Yüksek irade. 3. Yardım, kayırma. 4. Kutsal sayılan bir kişi tarafından yapılan etki.
Hisar1. Küçük kale. 2. Kuşatma, etrafını çevirme.
Hitam1. Son, nihayet. 2. Bitme, tükenme.
Hıfziye1. Saklama, koruma ile ilgili. 2. Ezberleme, akılda tutma.
Hıfzı1. Saklama, koruma ile ilgili. 2. Ezberleme, akılda tutma.
HıfzırrahmanMerhamet eden, acıyan Allah’ın koruyuculuğu.
HıfzullahMerhamet eden, acıyan Allah’ın koruyuculuğu.
HıncalHıncını al anlamnda kullanılan bir ad.
HıramanSalına salına, naz ve eda ile yürüyen.
HızırHalk inanışlarına göre ölümsüzlüğe kavuşmuş olduğuna inanılan ulu kimse.
HızlanHız kazan, hızını artır anlamında kullanılan bir ad.
HızlıerÇabuk, süratli kimse.
HoşedaHareketi, davranışı hoş, güzel olan.
HoşfidanGüzel endamlı, boylu boslu kadın.
HoşgörAnlayışlı, görgülü ol anlamında kullanılan bir ad.
HoşkademGüzel ayaklı, uğurlu, kutlu.
HoşnigârGüzel, hoş sevgili.
HoşselSel gibi çağlayan güzel.
HoşsenGüzelsin, hoşsun anlamında kullanılan bir ad.
HoşsunGüzelsin, beğenilensin, sevilensin anlamında kullanılan bir ad.
HubanGüzeller, sevgililer.
Hüccet1. Seçkin âlimlere verilen san. 2. Delil, kanıt.
HucesteUğurlu, hayırlı, kutlu, mutlu.
Hudavendigâr1. Amir, hâkim. 2. Osmanlı Padişahı I. Murat’ın sanı.
Hudavent1. Allah, Tanrı. 2. Efendi, sahip. 3. Hükümdar.
HudaverdiTanrı verdi, bağışladı anlamında kullanılan bir ad.
HudayiAllah’ın yarattığı.
HükmiyeHükümle ilgili, hükme ait, bir karara dayanan.
HükümdarPadişah, kral, hakan gibi taht sahibi devlet başkanı.
Hulagu1. Kula tüylü at. 2. İlhanlılar Devletinin kurucusu olan hükümdar.
Hulki1. Yaradılışla ilgili. 2. İyi yaradılışlı, iyi ahlaklı.
Hulkiye1. Yaradılışla ilgili. 2. İyi yaradılışlı, iyi ahlaklı.
Hulûsi1. Saf halis, içi temiz. 2. İçten, candan.
Hüma1. Başına konduğu kimseye mutluluk getirdiğine inanılan devlet kuşu, talih kuşu. 2. Mutluluk, saadet.
Hümayun1. Kutlu, kutsal. 2. Padişaha özgü, hükümdarla ilgili.
HümeyraKızıllık, pembelik.
Hüner1. Beceri, marifet. 2. Ustalık.
HünkârPadişah, sultan, hükümdar.
HürayHür-ay. Ay gibi özgür, ay kadar bağımsız.
HürbeyÖzgür, bağımsız bey.
HürcanÖzgür, bağımsız kimse.
HürdoğanHür, özgür olarak doğan.
HürgülÖzgür, bağımsız güzel.
Huri1. Cennet kızı. 2. Sevgili. 3. Çok güzel kadın.
HuriselGüzel, coşkulu kadın.
Huriye1. Cennet kızı. 2. Sevgili. 3. Çok güzel kadın.
HürkalÖzgür, bağımsız yaşa nalamında kullanılan bir ad.
HürkanÖzgürlüğü, bağımsızlığı seven, özgür soydan gelen.
Hürmüz1. Zerdüştlerin hayır Tanrısının adı. 2. Eski İran takviminde güneş yılının ilk günü. 3. Jüpiter gezegeni.
HürnazNazlanmakta özgür olan.
HürolÖzgür, serbest ol anlamında kullanılan bir ad.
HürriyetÖzgürlük, bağımsızlık, serbestlik.
HürselCoşkuda özgür olan.
HürsenÖzgürsün, serbestsin anlamında kullanılan bir ad.
HürsevÖzgür, serbest olanı sev anlamında kullanılan bir ad.
HüryaşarÖzgür, serbest yaşayan.
Hüsam1. İyi bilenmiş, keskin kılıç. 2. Hüsamettin adının kısa söylenişi.
HüsamettinDinin keskin kılıcı.
HüsnaÇok, en çok, pek çok güzel.
HüsnügülGül gibi güzel olan.
HüsnügüzelCamekânlarda yetiştirilen, sarı çiçekli, güzel yapraklı bir süs bitkisi.
HüsnühâlDavranış güzelliği.
Hüsün1. Güzel, iyi. 2. Güzellik
HüveydaBelirgin, apaçık, ortada, belli.
HuzurBaş dinçliği, gönül rahatlığı, dirlik, erinç.
HüzzamTürk müziğinin en eski birleşik makamlarından biri.