Bebek İsimleri

Hepsi | A B C D E F G H I J K L M N O P R S T U V Y Z
257 sonuç bulundu.
H
Hacer
1. Taş, kaya. 2. İsmail Peygamber’in annesinin adı.
Hacergül
Taşlar arasında yetişen gül.
Hacıgül
Hacca gitmiş gül gibi güzel kadın.
Hacıhanım
Hacca gitmiş kadın.
Hacıkadın
Hacca gitmiş kadın.
Hadiye
1. Doğru yolu gösteren, kılavuz, rehber. 2. Önde giden.
Hadra
1. Çok yeşil, en yeşil. 2. Yeşillik.
Hafide
Kız torun.
Hafize
Koruyan, saklayan.
Hafıza
1. Kur’an-ı Kerim'ibaşından sonuna kadar ezberlemiş olan kadın. 2. Yaşantıları, öğrenilen konuları bilinçli olarak akılda tutma, saklama gücü, bellek.
Hakan
1. Türk, Moğol ve Tatar hanları için "hükümdarlar hükümdarı" anlamında kullanılan bir unvan.2. Osmanlı padişahlarına verilen unvan.
Hakikat
(haki:kat)
Hâkime
1. Egemen, hükmeden, hüküm süren. 2. Başta olan, üstün gelen.
Hakkı
Doğrulukla, hakla ve adaletle ilgili.
Haktan
Allah'tan gelen, Allah'ın verdiği.
Hakverdi
Allah’ın verdiği kimse.
Halâs
Kurtuluş, kurtulma.
Halâskâr
Kurtarıcı.
Halâvet
Tatlılık, şirinlik.
Haldun
Sonsuz olan, ebedî olan.
Hale
Bazen güneşin ve ayın çevresinde görülen ışıklı daire, ayla.
Halef
1. Birinden sonra gelip onun yerine geçen kimse, sonradan gelen. 2. Soy.
Halenur
Bazen güneşin ve ayın çevresinde görülen ışıklı daire.
Hâlet
(hâ:let)
Halide
Sürekli, sonsuz, ebedî.
Halife
1. Birinin yerine geçen kimse. 2. Hz. Muhammed'in vekili ve dünyadaki Müslümanların başı olan kimse.
Halil
Sadık, samimi, dost.
Halile
Nikâhlı kadın, karı, eş.
Halilullah
1. Allah’ın sadık dostu. 2. Hz. İbrahim’e verilen san.
Halim
1. Yumuşak huylu, sert olmayan. 2. Allah’ın adlarındandır.
Halime
Yumuşak huylu, sert olmayan.
Hâlinur
Işıklı, aydınlık.
Halis
1. Karışık olmayan, saf, katışıksız. 2. İçten, samimi.
Halise
1. Karışık olmayan, saf, katışıksız. 2. İçten, samimi.
Halit
Sürekli, sonsuz, ebedî.
Halittin
Dinin sonsuzluğu, ölümsüzlüğü.
Halûk
İyi ahlak sahibi, iyi huylu, geçimli kimse.
Hamaset
Cesaret, kahramanlık, yiğitlik.
Hamdi
Allah’ı övmeyle, Allah’a şükretmekle ilgili.
Hamdiye
Allah’ı övmeyle, Allah’a şükretmeyle ilgili.
Hamdullah
Allah’ın övgüsü.
Hami
1. Koruyan, koruyucu, himaye eden. 2. Kayıran, kayırıcı.
Hamide
1. Övülmeye değer. 2. Hamdeden, şükreden
Hamil
1. Taşıyan, taşıyıcı. 2. Sahip olan. 3. Destek.
Hamis
Beşinci.
Hamise
Beşinci.
Hamit
1. Övülmeye değer. 2. Allah'ın adlarındandır. 3. Hamdeden, şükreden.
Hamiye
1. Himaye eden, koruyan, koruyucu. 2. Kayıran, kayıncı.
Hamiyet
1. Ulusseverlik, yurdunu, ulusunu ve ailesini koruma çabası. 2. İnsanlık, fazilet.
Hamra
Çok kırmızı, kızıl.
Hamza
1. Aslan, güçlü adam. 2. İslam tarihinde Hz. Muhammed'in amcası.
Han
1. Eski Türklerde kağana bağlı veya kendi başına buyruk, ikinci derecede bir devlet başkanı. 2. Osmanlı Padişahlarının adlarının sonuna getirilen san.
Hanalp
Yiğit, cesur hükümdar.
Hanbeğendi
Hanın hoşuna gitti anlamında kullanılan bir ad.
Hanbegüm
Hanın karısı, hükümdar eşi
Hanbek
Güçlü, kuvvetli hükümdar.
Hanbey
Hükümdar ve bey.
Hanbike
Hükümdar karısı.
Hanbiken
bk. Hanbike
Handan
Gülen, gülücü, güleç, sevinçli.
Hande
Gülüş, gülme.
Hanedan
Peygamber, hükümdar veya devlet büyüğü gibi bir kimseye dayanan soy, büyük aile.
Hanefi
Hanefi mezhebinden olan kimse.
Hanif
1. İslam dinine sımsıkı bağlı olan kimse. 2. İslamiyetten önce tek Tanrı'ya inanan.
Hanife
1. İslam dinine sımsıkı bağlı olan kimse. 2. İslamiyetten önce tek Tanrı'ya inanan.
Hanım
1. Kadınlığın bütün iyi niteliklerini taşıyan kadın. 2. Kız ve kadınlara verilen bir san. 3. Eş, karı.
Hanımkız
Ağırbaşlı kız.
Hankan
Han soyundan gelen kimse.
Hankız
Hükümdar kızı.
Hansoy
Han soyundan gelen kimse.
Hansultan
Hükümdar vr sultan.
Hanüman
1. Ev bark, ocak, yuva. 2. Ev halkı, çoluk çocuk.
Hanzade
(hanza:de)
Harbiye
Savaşla ilgili.
Hare
Cam, göz vb.nde dalgalanır gibi görünen parlak çizgiler, meneviş.
Harika
Nitelikleriyle hayranlık uyandıran, eksiksiz, kusursuz.
Harun
1. Parlayan.2. Hz. Musa'nın küçük kardeşinin adı.
Hasan
1. Güzel. 2. İyi ve hayırlı iş.
Hasanalp
Güzel yiğit.
Hasane
bk. Hasene
Hasay
Ay gbi özel olan.
Hasbek
İyi, dürüst, saf insan.
Hasbi
İsteyerek ve karşılık beklemeksizin yapılan.
Hasefe
Seçkin kabadayı.
Hasene
1. Güzel, iyi. 2. İyi, hayırlı iş, iyilik.
Hasgül
Seçkin gül.
Hasibe
Değerli, saygın, soyu temiz.
Haşim
1. Kıran, ezen, parçalayan. 2. Ekmek doğrayan.
Hasip
1. Değerli, saygın, soyu temiz kimse. 2. Muhasebeci.
Haskız
İyi nitelikleri kendinde toplamış kız.
Haslet
İnsanın yaradılışındaki huyu, doğası.
Haşmet
1. Büyüklük, görkem. 2. Kibarlık, nezaket. 3. Alçak gönüllülük.
Haşmettin
Dinin büyüklüğü, ihtişamı.
Hasna
Güzel ve namuslu kadın.
Haspolat
Katışıksız, saf, çelik gibi kimse.
Hasret
Özlem, özleyiş.
Hatem
1. Mühür. 2. Cömert. 3. Son, en son, sonuncu.
Hatemî
1. Mühürle ilgili olan. 2. Mühür yapan. 3. Cömertlik. 4. Sonuncu.
Hatice
Erken doğan kız çocuğu.
Haticenur
Erken doğan güzel kız çocuğu.
Hatif
1. Sesi işitilip kendisi görülmeyen kimse. 2. Çağıran, seslenen. 3. Gaipten seslenir gibi haber veren melek.
Hatife
1. Sesi işitilip de kendisi görünmeyen kimse. 2. Çağıran, seslenen.
Hatim
1. Sona erdiren, bitiren. 2. Mühürleyen, mühürleyici. 3. Sonuncu.
Hatime
Son, nihayet.
Hatip
1. Güzel, düzgün. 2. Bir topluluk karşısında etkili konuşan kimse. 3. Camide hutbe okuyan kimse.
Hatıra
1. Bellekte yaşamaya devam eden geçmiş izlenim, duygu veya olay. 2. Bir kimse veya olayı hatırlatan nesne, yadigâr.
Hattat
Güzel el yazıları yazan ve mesleği hattatlık olan kimse.
Hatun
1. Kadın. 2. Bayan, hanım. 3. Eş, zevce. 4. Eskiden yüksek kişilikli kadınlara veya hakan eşlerine verilen san.
Hatunana
Deneyimli, yaşlı, saygı gösterilen kadın.
Hava
Gökyüzü.
Haver
Güneşin doğduğu yön, doğu.
Havi
İçine alan, kaplayan.
Havva
1. Kutsal kitaplara göre yaratılan ilk kadın. 2. Esmer kadın.
Hayal
1. Zihinde tasarlanan, canlandırılan ve gerçekleşmesi özlenen şey. 2. Gölge.
Hayalî
1. Hayal niteliğinde veya hayal ürünü olan, düşsel, imgesel. 2. Karagöz oynatan kimse, karagözcü.
Hayat
1. Yaşam, dirim. 2. Canlılarda, doğumdan ölüme kadar geçen süre. 3. Yaşama, yaşayış.
Hayati
1. Yaşamla ilgili, yaşamsal. 2. Büyük önem taşıyan, önemli.
Haydar
1. Aslan. 2. Cesur, yiğit kimse. 3. Hz.Ali’nin lakabı.
Hayır
İyilik, karşılık beklemeden yapılan yardım.
Hayırgül
İyiliği seven güzel kimse.
Hayran
1. Hayranlık duyan, hayrette kalan. 2. Son derece beğenen, tutkun.
Hayrani
Hayranlık, şaşkınlık.
Hayret
Şaşkınlık, şaşma.
Hayrettin
Dinin hayırlısı.
Hayri
Hayır ve iyilikle ilgili, uğurlu ve kutlu.
Hayriye
Hayır ve iyilikle ilgili, uğurlu ve kutlu.
Hayrullah
Allah’ın hayırlı kıldığı.
Hayrünnisa
Kadınların hayırlısı, uğurlusu.
Hazal
Kuruyup dökülen ağaç yaprakları.
Hazan
Güz, yaprak dökümü mevsimi, sonbahar.
Hazar
Barış ve güven.
Hazel
bk. Hazal
Hazime
İhtiyatlı, akıllı kadın.
Hazin
Hüzünlü, kederli.
Hazine
1. Altın, gümüş, mücevher gibi değerli eşya, servet. 2. Büyük bağlılık duyulan, değer verilen kimse.
Hazık
Usta, mahir, becerikli.
Hazım
Sindiren, sindirici kimse.
Hazret
1. Yüce kabul edilen kimselerin adlarının başına saygı, övme, yüceltme amacıyla getirilen unvan. 2. Adı söylenmeyen bir kimseden söz edilirken kullanılan bir söz.3. Genellikle erkekler arasında senli benli konuşmada kullanılan bir seslenme sözü.
Hediye
Birini sevindirmek, mutlu etmek için verilen şey, armağan.
Hekim
Doktor, tabip, bilge kişi, filozof.
Hemdem
Birlikte yaşayan, arkadaş.
Hemta
Benzer, denk, eşit.
Heper
Her zaman yiğit, yürekli olan kimse.
Hepgül
Her zaman güzel olan kimse.
Hepşen
Her zaman neşeli ve mutlu olan.
Hepyener
Her zaman üstün gelen, yenen kimse.
Hepyüksel
Her zaman gözün yükseklerde olsun, yüksel anlamında kullanılan bir ad.
Heves
1. Arzu, istek. 2. Gelip geçici istek.
Heybet
İnsanlara korku ile birlikte saygı uyandıran görünüş, büyüklük, ululuk.
Heyecan
Duygularda meydana gelen coşma, coşkunluk.
Hezarfen
Çok bilen, elinden çok iş gelen.
Hicabi
Utanmayla ilgili.
Hicap
Utanma, sıkılma.
Hicran
1. Bir yerden veya bir kimseden ayrılma. 2. Ayrılığın verdiği büyük üzüntü, keder.
Hicret
1. Bir ülkeden başka bir ülkeye göç etme. 2. Hz. Muhammed’in Mekke’den Medine’ye göç etmesi.
Hiçsönmez
Hiç sönmeyen, her zaman ışık ve aydınlık saçan.
Hiçyılmaz
Hiç yılmayan, bıkmayan.
Hidayet
(hida:yet)
Hidayettin
Dinin gösterdiği doğru yol.
Hikmet
1. Bilgelik. 2. Neden, gizli neden. 3. Allah’ın insanlarca anlaşılamayan amacı. 4. Özlü söz, vecize.
Hikmettin
Dinin hikmeti.
Hikmetullah
Allah’ın hikmeti.
Hilâl
Ayın ilk günlerdeki durumu, yeni ay, ayça.
Hilâlî
(hilâ:li:)
Hilkat
1. Yaradılış, yaratılma. 2. Huy özelliği.
Hilmi
Yumuşak huylu, nazik, ince kimse.
Hilmiye
Yumuşak huylu, ince nazik kimse.
Himmet
1. Gayret, emek, çaba. 2. Yüksek irade. 3. Yardım, kayırma. 4. Kutsal sayılan bir kişi tarafından yapılan etki.
Hisar
1. Küçük kale. 2. Kuşatma, etrafını çevirme.
Hitam
1. Son, nihayet. 2. Bitme, tükenme.
Hıdır
bk. Hızır
Hıfziye
1. Saklama, koruma ile ilgili. 2. Ezberleme, akılda tutma.
Hıfzı
1. Saklama, koruma ile ilgili. 2. Ezberleme, akılda tutma.
Hıfzırrahman
Merhamet eden, acıyan Allah’ın koruyuculuğu.
Hıfzullah
Merhamet eden, acıyan Allah’ın koruyuculuğu.
Hıncal
Hıncını al anlamnda kullanılan bir ad.
Hıraman
Salına salına, naz ve eda ile yürüyen.
Hızır
Halk inanışlarına göre ölümsüzlüğe kavuşmuş olduğuna inanılan ulu kimse.
Hızlan
Hız kazan, hızını artır anlamında kullanılan bir ad.
Hızlı
Çabuk, süratli.
Hızlıer
Çabuk, süratli kimse.
Hoşeda
Hareketi, davranışı hoş, güzel olan.
Hoşfidan
Güzel endamlı, boylu boslu kadın.
Hoşgör
Anlayışlı, görgülü ol anlamında kullanılan bir ad.
Hoşkadem
Güzel ayaklı, uğurlu, kutlu.
Hoşnigâr
Güzel, hoş sevgili.
Hoşnur
Güzel ışık.
Hoşnut
Memnun, kıvançlı.
Hoşsel
Sel gibi çağlayan güzel.
Hoşsen
Güzelsin, hoşsun anlamında kullanılan bir ad.
Hoşses
Sesi güzel olan.
Hoşsun
Güzelsin, beğenilensin, sevilensin anlamında kullanılan bir ad.
Hoşten
Vücudu güzel olan.
Huban
Güzeller, sevgililer.
Hüccet
1. Seçkin âlimlere verilen san. 2. Delil, kanıt.
Huceste
Uğurlu, hayırlı, kutlu, mutlu.
Hudavendigâr
1. Amir, hâkim. 2. Osmanlı Padişahı I. Murat’ın sanı.
Hudavent
1. Allah, Tanrı. 2. Efendi, sahip. 3. Hükümdar.
Hüdaver
Hüda:ver
Hudaverdi
Tanrı verdi, bağışladı anlamında kullanılan bir ad.
Hudayi
Allah’ın yarattığı.
Hükminaz
Nazlı, edalı.
Hükmiye
Hükümle ilgili, hükme ait, bir karara dayanan.
Hükümdar
Padişah, kral, hakan gibi taht sahibi devlet başkanı.
Hulagu
1. Kula tüylü at. 2. İlhanlılar Devletinin kurucusu olan hükümdar.
Hulki
1. Yaradılışla ilgili. 2. İyi yaradılışlı, iyi ahlaklı.
Hulkiye
1. Yaradılışla ilgili. 2. İyi yaradılışlı, iyi ahlaklı.
Hulûsi
1. Saf halis, içi temiz. 2. İçten, candan.
Hulya
bk. Hülya
Hüma
1. Başına konduğu kimseye mutluluk getirdiğine inanılan devlet kuşu, talih kuşu. 2. Mutluluk, saadet.
Hümayun
1. Kutlu, kutsal. 2. Padişaha özgü, hükümdarla ilgili.
Hümeyra
Kızıllık, pembelik.
Hunalp
Savaşçı yiğit.
Hüner
1. Beceri, marifet. 2. Ustalık.
Hünkâr
Padişah, sultan, hükümdar.
Hür
Özgür, bağımsız.
Hüray
Hür-ay. Ay gibi özgür, ay kadar bağımsız.
Hürbey
Özgür, bağımsız bey.
Hürcan
Özgür, bağımsız kimse.
Hürdoğan
Hür, özgür olarak doğan.
Hürgül
Özgür, bağımsız güzel.
Huri
1. Cennet kızı. 2. Sevgili. 3. Çok güzel kadın.
Hurican
Çok güzel kadın.
Hurisel
Güzel, coşkulu kadın.
Huriser
En güzel kadın.
Huriye
1. Cennet kızı. 2. Sevgili. 3. Çok güzel kadın.
Hürkal
Özgür, bağımsız yaşa nalamında kullanılan bir ad.
Hürkan
Özgürlüğü, bağımsızlığı seven, özgür soydan gelen.
Hürmet
Saygı.
Hürmüz
1. Zerdüştlerin hayır Tanrısının adı. 2. Eski İran takviminde güneş yılının ilk günü. 3. Jüpiter gezegeni.
Hürnaz
Nazlanmakta özgür olan.
Hürol
Özgür, serbest ol anlamında kullanılan bir ad.
Hurrem
bk. Hürrem
Hürriyet
Özgürlük, bağımsızlık, serbestlik.
Hürsel
Coşkuda özgür olan.
Hürsen
Özgürsün, serbestsin anlamında kullanılan bir ad.
Hürsev
Özgür, serbest olanı sev anlamında kullanılan bir ad.
Hurşide
Güneş.
Hurşit
Güneş.
Hüryaşar
Özgür, serbest yaşayan.
Hüsam
1. İyi bilenmiş, keskin kılıç. 2. Hüsamettin adının kısa söylenişi.
Hüsamettin
Dinin keskin kılıcı.
Hüseyin
Küçük sevgili.
Hüsmen
bk. Hüsamettin
Hüsna
Çok, en çok, pek çok güzel.
Hüsne
bk. Hüsna
Hüsniye
Güzel.
Hüsnü
Güzel.
Hüsnügül
Gül gibi güzel olan.
Hüsnügüzel
Camekânlarda yetiştirilen, sarı çiçekli, güzel yapraklı bir süs bitkisi.
Hüsnühâl
Davranış güzelliği.
Hüsnüye
bk. Hüsniye
Hüsrev
Hükümdar, padişah.
Hüsün
1. Güzel, iyi. 2. Güzellik
Hüveyda
Belirgin, apaçık, ortada, belli.
Huzur
Baş dinçliği, gönül rahatlığı, dirlik, erinç.
Hüzzam
Türk müziğinin en eski birleşik makamlarından biri.