Idıkut1. Eski Türklerde bir san. 2. Devlet yönetme gücü.
Ildır1. Parıltı, parlayış. 2. Alacakaranlık. 3. Ege denizi kıyısında Karaburun Yarımadasının batısında arkeolojik nitelikte bir köy.
Ildız1. Yıldız. 2. Gündönümünden 10 gün önceki zaman.
Ilgar1. Çok çabuk, hızlı. 2. Hücum, akın. 3. Verilen söz. 4. Havanın parlak, açık olması. 5. Öfke.
Ilgarlı1. Çabuk davranan, hızlı. 2. Sözünde duran. 3. Öfkeli.
Ilgaz1. Atın dört nala koşması. 2. Hücum, akın.
IlgazcanAkıncı, savaşçı kimse.
IlgazerAkıncı, savaşçı kimse.
Ilgı1. Soy sop. 2. Sürü. 3. Çoban. 4. Hısım, akraba.
Ilgım1. Serap, belli belirsiz görünme. 2. Gök erimi, ufuk.
Ilgın1. Akdeniz Bölgesinde yetişen bir ağaç veya ağaççık.2. Hafif esen rüzgâr. 3. Kavurucu sıcak. 4. Belli belirsiz, hafif. 5. Serap. 6. Hayal. 7. İnce.
Ilıcak1. Sıcak su kaynayan yer. 2. Ilıkça. 3. Yoğurt yapmak için yeni mayalanmış süt.
Ira1. Öz yapı, karakter. 2. Yüz, çehre, görünüş.
IrmakÇoğunlukla denize dökülen, genişliği ve taşıdığı su niceliği bakımından en büyük akarsu, nehir.
Işık1. Aydınlık, ziya. 2. Mutluluk, sevinç veya zekâdan doğan, yüzde ve gözlerde beliren parıltı. 3. Yol gösteren, aydınlatan, önderlik eden kimse.
IşıkalAydınlan anlamında kullanılan bir ad.
IşıkalpAydın, ileri görüşlü yiğit.
IşıkerAydın, ileri görüşlü kimse.
IşıkhanAydın, ileri görüşlü hükümdar.
IşıkkanAydın, ileri görüşlü bir soydan gelen kimse.
IşıklıIşığı olan, aydınlık.
IşıktaşAydın, ileri görüşlü kimse.
Işılak1. Parlak. 2. Göz. 3. Temiz. 4. Geniş yapraklarının bir yüzü parlak olan bir tür ot.
Işılar1. Parlayan, ışıldayan. 2. Neşeli, canlı, şen.
IşılayParlayan, ışıldayan ay, ay ışığı.
IşıldarParlak, göz alıcı, ışıldayan.
IşıltanSabahın ilk aydınlığı.
IşıltıParlaklık, aydınlık.
Işım1. Bir ışık kaynağından çıkarak her yöne yayılıp giden ışık demeti. 2. Simşek.
IşımanParlak, aydınlık yüzlü kimse.
IşınBir ışık kaynağından çıkarak her yöne yayılıp giden ışık demeti.
IşınayAy gibi parlak yüzlü kimse.
IşınbayAy gibi parlak yüzlü kimse.
IşınbikeYüzü ay gibi parlak kadın.
IşınerYüzü ay gibi parlak kimse.
IşınhanYüzü ay gibi parlak hükümdar.
IşınkanYüzü ay gibi parlak bir soydan gelen kimse.
IşınsalEtrafı aydınlat, ışık saç anlamında kullanılan bir ad.
IşınsuSu gibi parlak ve saf olan.
IşıtAydınlat, ışık saç, parlaklık ver anlamında kullanılan bir ad.
IşıtanAydınlatan, ışık saçan.
IsmıkSessiz, utangaç, az konuşan kimse.
Itır1. Güzel koku. 2. Itır çiçeği.
ItriKokulu güzel koku ile ilgili.