Oba1. Çadırlarda yaşayan göçebe ailelerin meydana getirdiği topluluk. 2. Genellikle bölmeli göçebe çadırı.
ObenO, benim anlamında kullanılan bir ad.
Ocak1. Ateş yakmaya yarayan, pişirme, ısıtma, ısınma gibi amaçlarla kullanılan yer. 2. Ev, aile, soy.
ÖcalYapılan kötülüğün acısını çıkar, öcünü al anlamında kullanılan bir ad.
OcanO, cana yakın dosttur anlamında kullanılan bir ad.
OderAteş gibi canlı, coşkulu, hareketli kimse.
OdkanCanlı, coşkulu kimse.
OdkanlıCanlı, coşkulu, ateşli kimse.
OdmanAteş gibi canlı, coşkulu, hareketli kimse.
Ödül1. Bir başarı karşılığında verilen armağan, mükâfat. 2. Bir iyiliğe karşılık olarak verilen armağan.
OdyakAteşli ve coşkulu ol anlamında kullanılan bir ad.
OdyakarAteş gibi can yakan kimse.
Oflaz1. İyi, güzel, eksiksiz, tam. 2. Gürbüz, yakışıklı, güzel giyinen. 3. Becerikli. 4. Eflatun rengi. 5. İşe yarar.
Oflazerİyi, güzel, eksiksiz, becerikli kimse.
Ogan1. Tanrı. 2. Güçlü, kuvvetli.
OgansoyGüçlü soydan gelen kimse.
OğanverdiAllah bağışladı anlamında kullanılan bir ad.
Öge1. Çok akıllı. 2. Yaşlı kimse. 3. Bir ulusun büyüğü, ileri geleni. 4. Hekim. 5. Ün, şöhret.
ÖgerAkıllı, bilgili kimse.
Öget1. Beğenilen, aranılan, övülen.2. İyi, güzel.
ÖgetürkAkıllı, bilgili Türk.
Oğul1. Erkek evlat. 2. Yavru. 3. Kovandan çıkan arı topluluğu.
Oğulbalı1. Çok güzel, eksiksiz. 2. Erkek çocuktan olan. 3. Beyaz ve iyi bal.
Oğulbaşİlk doğan erkek çocuk.
OğulbayZenginlik getiren çocuk.
OğulcanÇok sevgili çocuk.
OğultanSabahleyin doğan çocuk.
OğultekinBiricik, benzersiz çocuk.
OgünAnımsanan, belirli bir günde doğan kimse.
Oğur1. Uğur. 2. Samimi, içten dost. 3. Bir şey yapabilmek için ele geçen zaman veya elverişli durum.
OğuralpUğurlu, mutlu yiğit.
Oguş1. Oymak. 2. Hısım, akraba. 3. Bereket.
ÖğütBir kimseye yapması veya yapmaması gereken şeyler için söylenen söz.
ÖğütalÖğüt dinle anlamında kullanılan bir ad.
Oğuz1. Sağlam, gürbüz, güçlü delikanlı. 2. Temiz kalpli dost, iyi arkadaş. 3. Kır adamı, köylü. 4. Saf, deneyimsiz kimse. 5. Türklerin en büyük boylarından birinin ve bu boydan olan kimselerin adı.
OğuzalpGerçekten dost olan yiğit.
OğuzataGerçek dost olan ata.
OğuzbalaGüçlü, kuvvetli çocuk.
OğuzerGüçlü, kuvvetlü kimse.
OğuzhanGüçlü, kuvvetli hükümdar.
OğuzkanGüçlü, kuvvetli soydan gelen kimse.
OğuzmanGüçlü, sağlam, iyi yürekli, dost kimse.
OğuztanGüçlü kuvvetli, iyi yürekli kimse.
OğuztüzünYumuşak huylu, güçlü kuvvetli kimse.
ÖkAkıl, hatır, zekâ, zihin.
OkakınOklarla yapılan saldırı.
OkalOkunu al, savaşa hazırlan anlamında kullanılan bir ad.
OkandanTanrı'dan gelen, Tanrı'nın verdiği.
OkarBaşında ok biçiminde bir tel demeti bulunan balıkçıl, telli balıkçıl.
OkatOkat anlamında kullanılan bir ad.
OkatanOk atan, ok fırlatan.
OkatarOk atan, ok fırlatan.
OkatayTanınmış ok atıcısı.
Okay1. Satürn gezegeni. 2. Beğenme.
OkboğaGüçlü, kuvvetli ok atıcısı.
OkcanCanlı, hareketli, canı tez.
Okçun1. Uzak, öte.2. Uzakta bulunan.
OkdağDağlarda gezen okçu.
OkdemirGüçlü, kuvvetli kimse.
ÖkeerAkıllı, bilgili kimse.
ÖkelikAkıllılık, bilgelik.
OkerHızlı, canlı, hareketli kimse.
OkerginHareketli, canlı olgun kimse.
OkgüçOk gibi güçlü ve hızlı kimse.
OkgüçlüOk gibi çevik, hızlı ve güçlü olan kimse.
OkhanHareketli, güçlü hükümdar.
OkkanHareketli ve güçlü soydan gelen kimse.
Okman1. Ok gibi hızlı, güçlü kimse. 2. Okçu.
ÖkmenAkıllı, zeki, bilgili kimse.
ÖkmenerAkıllı, bilgili kimse.
Okşak1. Benzeyiş. 2. Benzeyen, andıran.
OksalOk at anlamında kullanılan bir ad.
OksaldıOk attı, fırlattı" anlamında kullanılan bir ad.
OksalmışOk atmış, ok fırlatmış kimse.
OksarOkunu hazırla anlamında kullanılan bir ad.
OksayOkları hazırla anlamında kullanılan bir ad.
OksevOku sev anlamında kullanılan bir ad..
OksuOk gibi güçlü ve su gibi temiz olan.
OktaşOk gibi hızlı, taş gibi sağlam olan kimse.
OktayOk gibi güçlü olan eşsiz kimse.
ÖkteAkıllı, zeki, anlayışlı, bilgili.
Öktem1. Güçlü. 2. Onurlu.
Öktemer1. Güçlü kimse.2. Onurlu kimse.
Ökten1. Akıllı, bilgili.2. Kahraman, cesur.
Öktener1. Akıllı, bilgili kimse.2. Kahraman, cesur kimse.
OktunçOk gibi hareketli, tunç gibi sağlam olan kimse.
OktüreOk gibi hareketli dürüst kimse.
OktüremişOk gibi hareketli ve hızlı olan kimse.
OktürkGüçlü, hareketli Türk.
OkumuşÖğrenim görmüş, bilgili.
OkurOkumayı seven, okuyan kimse.
Okuş1. Zekâ, akıl, anlayışlılık. 2. Çağrı, davet.
OkuşluZeki, akıllı, anlayışlı.
Okuyan1. Okumayı seven. 2. Çağıran, davet eden.
OkverOkuyuver, oku anlamında kullanılan bir ad.
OkverdiOkudu, okuyuverdi anlamında kullanılan bir ad.
OkyalazHareketli ve hararetli kimse.
OkyanusAna karaları birbirinden ayıran büyük deniz.
OkyarHareketli, canlı dost.
OkyayOk gibi hızlı yay gibi sert olan..
Olca1. Ganimet. 2. Kadın esir. 3. Bolluk, bereket.
OlcabayGanimet alan kimse.
OlcanGerçek dost ol anlamında kullanılan bir ad.
Olcay1. Baht, talih, şans. 2. Bahtlı, talihli.
OlcayhanÇanslı, bahtlı hükümdar.
OlcaytoBahtlı, şanslı, talihli.
OlcaytürkŞanslı, talihli Türk.
ÖlçümÖlçülerek elde edilen sonuç.
Olçun1. Eli işe yatkın, becerikli, usta. 2. Kendini olduğundan üstün gösteren. 3. Hekimlik taslayan kimse.
OldaçŞişman, büyümeye ve gelişmeye elverişli olan.
OldağYücel, yüksel anlamında kullanılan bir ad.
Ölen1. Çiçek açmış çayır. 2. Şarkı. 3. Sulak arazi. 4. Nemli, yaş.
OlgaçOlgun, yetişkin, iyi gelişmiş.
OlgunBilgi, görgü ve hoşgörüsü gelişmiş kimse.
OlgunerYetişmiş, iyi gelişmiş kimse.
OlgunsoyOlgun, yetişmiş bir soydan gelen kimse.
Olgunsuİnsana ölümsüzlük verdiğine inanılan hayat suyu.
OlkıvançKıvanç duyacağın işler yap anlamında kullanılan bir ad.
OlpakHer zaman temiz, dürüst bir insan ol anlamında kullanılan bir ad.
OlsanAdın duyulsun, ünlü ol anlamında kullanılan bir ad.
Oluk1. Olgun, olgunlaşmış. 2. Irmak. 3. Çay ve dereden küçük akarsu.
OluşOluşma, meydana gelme, varlık kazanma.
Omaca1. Bel kemiği. 2. Topuk kemiği.
Omay1. Seçkin, seçilmiş. 2. Özet, öz.
Ömer1. Yaşama, yaşayış, hayat, canlılık. 2. İkinci halife.
OmurOmurgayı oluşturan kemiklerin ortak adı.
ÖmüralUzun ömürlü ol anlamında kullanılan bir ad.
ÖnadAdı önde gelen, tanınan.
ÖnalÜstün gel, başta ol anlamında kullanılan bir ad.
ÖnalanÖnce davranan, üstün gelen, başta olan.
Onan1. Daha iyi bir duruma giren, mutlu olan. 2. Hastalıktan, dertten kurtulan.
Onar1. Daha iyi bir duruma giren, mutlu olan. 2. Hastalıktan, dertten kurtulan.
Onaran1. Düzelten, yararlı bir duruma getiren. 2. İyileştiren, tedavi eden. 3. Başaran, bitiren.
Onat1. İyi, güzel, düzgün. 2. İyi yaradılışlı. 3. Doğru, dürüst, nitelikli. 4. Kolay.5. Uygun, münasip, yakışır.6. İyi ahlâklı.
Onatkanİyi, dürüst, temiz bir soydan gelen.
Onatkutİyi yaradılışlı, kutlu kimse.
Onatsüİyi, güzel, dürüst asker.
OnayUygun bulma, onaylama.
Önaydınİlerisi, önü aydınlık olan.
Öncel1. Birine göre kendinden önce yerini tutmuş olan kimse. 2. Bizden önce yaşamış olanlar.
Öncü1. Kılavuz, rehber. 2. Önder. 3. Yeni bir görüş ve akım başlatan kimse.
Önder1. Bir topluluğa başkanlık eden kimse. 2. Önde giden, yol gösteren, kılavuz.
ÖnderolÖnderlik yap anlamında kullanılan bir ad.
ÖndeşYol gösteren, rehber, kılavuz.
Öndünç1. Haberci. 2. Başta olan.
ÖnemliÖnemi olan, değerli.
ÖneriÖne sürülen görüş, düşünce, teklif.
Öneş1. Rehber, kılavuz. 2. İnat.
ÖneyÖnde olan, önde gelen, üstün.
Öngörİleriyi düşünerek, göz önünde tutarak davran anlamında kullanılan bir ad.
Öngörenİleriyi düşünerek, göz önünde tutarak davranan.
Öngü1. İlk, önce, önceki. 2. Direnme, inat.
Öngülİlk çocuğa verilen bir ad.
Ongun1. Eksiksiz, tam. 2. Verimli, bol. 3. Kutlu, uğurlu, beğenilen kimse. 4. Kurtulmuş, onmuş. 5. Gelişmiş, gürbüz. 6. Bayındır.
OngunalpKutlu, uğurlu, beğenilen yiğit.
OngunerKutlu, uğurlu, beğenilen kimse.
OngunsuKutlu, uğurlu, beğenilen soydan gelen kimse.
Öngüt1. Saklanarak yanaşma, izinden yürüme. 2. Hücum etmek için elverişli yer.
ÖnizDaha önce iz bırakmış olan, ünlü.
ÖnkalÖnde ol, ileride ol anlamında kullanılan bir ad.
ÖnolBaşta gel, önde ol anlamında kullanılan bir ad.
ÖnsalÖnde ol, ileride ol anlamında kullanılan bir ad.
ÖnsavBaşta gelen düşünce.
ÖnselHiçbir denemeye dayanmayan, yalnız akıl yoluyla yapılan.
ÖnsoyTanınan, önde gelen soydan olan kimse.
ÖntaşGüçlü, lider olan kimse.
OnukerSevilen, sevgili insan, saygıdeğer.
OnuktanSevgili, aziz kimse.
OnuktekinSevilen, sayılan benzersiz insan.
Onulİyileş, iyi ol, sağlıklı ol anlamında kullanılan bir ad.
Onultanİyileştiren, düzelten, sağlığına kavuşturan.
Onur1. İnsanın kendine karşı duyduğu saygı. 2. Başkalarının gösterdiği saygının dayandığı değer, şeref.
OnuradOnuruyla tanınmış kimse.
OnuralŞan ve şeref kazan anlamında kullanılan bir ad.
OnuralpOnuruyla tanınmış yiğit.
OnurkanOnurlu bir soydan gelen kimse.
OnurluOnurlu, şerefli kimse.
OnursalSaygı için verilen veya övünç için kabul edilen, fahri (başkanlık, üyelik, profesörlük vb. unvan).
OnursanOnuruyla tanınmış, şerefli kimse.
OnursevOnurlu olmayı sev anlamında kulanılan bir ad.
OnursevenOnurlu olmayı seven.
OnursoyOnurlu soydan gelen.
OnursuOnurlu bir soydan gelen.
OpakCin, peri gibi doğaüstü yaratık.
Orak1. Ekin biçme zamanı, hasat. 2. Ekin biçme aracı.
OralKaleyi, şehri ele geçir, zaptet anlamında kullanılan bir ad.
OralmışKale, şehir almış, zaptetmiş.
Oran1. Ölçü, nispet, derece. 2. Tahmin. 3. Ölçülü, hesaplı. 4. Anlayış. 5. Abartma, abartı. 6. Özel işaret, nişan.
Oranlı1. Oranı olan, ölçülü. 2. Anlayışlı, akılcı. 3. Ilımlı.
Oray1. Ateş gibi kızıl renkli ay. 2. Şehirli, şehirde yaşayan.
OrcanKale veya şehirde bulunanların yakın dostu.
OrcanerKalede veya şehirde bulunanların yakın dostu.
Ören1. Eski yapı veya kent kalıntısı. 2. Şehir, kent. 3. Köy. 4. Bitek ova. 5. Ormanlık yer
ÖrenelEliyle bir şeyler ören kimse.
ÖrfiTörenlerle, âdetlerle ilgili.
Örgen1. Organ. 2. İnce halat, urgan.
OrgunalpGizlenmiş, saklanmış yiğit.
OrguntayGizlenmiş, saklanmış kimse.
OrhanŞehrin yöneticisi, hâkimi.
OrhunOrta Asya Türklerinin kullandığı en eski yazı.
OrkuşAteş kırmızısı renkli bir kuş.
OrkutKutlu, uğurlu şehir.
OrkutayKutlu, uğurlu şehir.
OrmanAğaçlarla örtülü geniş alan.
Örnek1. Benzeri yapılacak olan, benzetilmek istenen şey. 2. Durumu ve niteliği benimsenmeye değer kimse.
ÖrsÜzerinde maden dövülen, çelik yüzeyli demir kütle.
ÖrsayYüce olarak kabul et anlamında kullanılan bir ad.
ÖrselSel gibi çağlayan değerli kimse.
ÖrskanSağlam bir soydan gelen kimse.
Ortaç1. Tepe. 2. Mirasçı. 3. Veliaht.
OrtakBirlikte iş yapan, ortaklaşa yararlarla birbirlerine bağlı kimselerden her biri.
OrtanAteş renginde kızıl tan.
ÖrtaşKuvvetli, güçlü olan değerli kişi.
ÖrtayDeğerli, saygın kişi.
OrtunçAteş renginde tunç.
Oruç1. Tanrı'ya ibadet amacıyla yeme, içme vb. şeylerden belli bir süre veya biçimlerde kendini alıkoyma.2. Çok sevilen veya istenen şeylerden uzak durma.
Oruk1. Aile, oymak. 2. Göçmen olarak gelip bir yere yerleşen. 3. Yol, çare, imkân.
Orum1. Gurur. 2. Geniş orman, çalılık.
Orun1. Özel yer. 2. Önemli bir görevlinin çalıştığı yer, makam. 3. Gizli, habersiz. 4. Huy, yaradılış.
ÖründüSeçkin, seçilmiş, beğenilen.
Osman1. Bir tür kuş veya ejderha.2. Hz. Muhammet'in damadı, üçüncü halife. 3. Osmanlı İmparatorluğu'nun kurucusu ve ilk hükümdarı.
OtağBüyük ve süslü çadır.
Otakçı1. Otağ yapan veya satan kimse. 2. Orduda otağ kuran er.
Otamışİyileştiren, sağaltan.
Otaran1. Hayvanlar otlatan çoban. 2. Beğenen, isteyen.
ÖtnüYalvarma, dileme, isteme, rica.
Otuk1. Çakmak. 2. Çakmak taşı.
Ötüken1. Oğuz Destanı'nda Tiyenşan dağlarıyla Orhun havzası arasında bulunduğu belirtilen, ormanlık, kutsal bölge. 2. Moğ. Yer ilahesi.
ÖtünYalvarma, dileme, isteme.
Öveçİki üç yaşındaki erkek koyun.
ÖvgüBirini veya bir şeyi övmek için söylenen söz veya yazılan yazı.
ÖvülBaşarılarınla, iyi niteliklerinle kendini beğendir, övgü kazan anlamında kullanılan bir ad.
ÖvünBaşarılarınla, iyi niteliklerinle kendini yücelt anlamında kullanılan bir ad.
ÖvünalÖvünerek al anlamında kullanılan bir ad.
ÖvünçÖvünmeye yol açan, övünülecek şey.
Oy1. Düşünce, görüş. 2. Bir sorunla ilgili düşünceyi işaret, söz veya yazıyla belirtme.
OyalDüşüncesine başvur anlamında kullanılan bir ad.
OyalpGörüş, düşünce sahibi yiğit.
OybozanGörüşe, düşünceye karşı çıkan.
OyhanGörüş, düşünce sahibi hükümdar.
OykutKutlu, mutlu düşünceye sahip olan.
Oymak1. Birçok boydan oluşan, göçebe veya yerleşik topluluk, aşiret. 2. İzcilikte küçük birlik. 3. Semt, mahalle. 4. Arazinin alçak, çukur yeri. 5. Hısım, akraba.
OymanGörüş, düşünce sahibi kimse.
ÖymenEvcimen, evine bağlı kimse.
Oytun1. Kutsal, mübarek. 2. Beğenilen, güzel yer. 3. Alçak yer, ova.
ÖzakÖzü temiz, doğru kimse.
ÖzakanKatıksız, saf bir biçimde akan.
Özakınİçten gelerek yapılan akın.
Özakıncıİçten gelerek akın yapan kmse.
ÖzaktuğBaşıa beyaz tuğ takmış kimse.
ÖzalÖzünü al, gerçeğini al anlamında kullanılan bir ad.
ÖzalpÖzünde yiğit olan kimse.
ÖzalpmanÖzünde yiğit olan kimse.
ÖzalpsanYiğitliğiyle tanınan kimse.
ÖzaltanGerçek hükümdar olan kimse.
ÖzaltayÖzünde yükseklik, yücelik olan kimse.
ÖzaltınÖzü altın gibi değerli olan kimse.
ÖzaltuğKırmızı tuğ takınmış olan kimse.
Ozan1. Şiir yazan, şair. 2. Halk şairi. 3. Şakacı, güzel ve tatlı konuşan.
OzanalpŞakacı, tatlı dilli, şiir söyleyen yiğit.
OzanayŞakacı, tatlı dilli, şiir söyleyen kimse.
OzanerŞakacı, tatlı dilli, şiir söyleyen kimse.
OzansoyŞakacı, tatlı dilli, şiir söyleyen bir soydan gelen.
OzansüŞakacı, tatlı dilli, şiir söyleyen asker.
ÖzardaSonradan gelen kimse.
ÖzarıArı gibi çalışkan kimse.
ÖzarkınÖzü yavaş, sakin olan kimse.
ÖzaslanAslan gibi güçlü, soylu kimse.
ÖzataGerçekten ataya yaraşır olan kimse.
ÖzatayÖzü herkesçe tanınan kimse.
ÖzayÖzü ay gibi temiz, parlak, aydınlık olan kimse.
ÖzaydınÖzü temiz, aydınlık kimse.
ÖzayhanÖzünde hükümdarlık olan kimse.
ÖzbağGerçek dost olan kimse.
ÖzbalBalın özü gibi tatlı olan kimse.
ÖzbaşGerçek önder, kılavuz.
ÖzbatuGerçekten üstün gelen, yenen.
ÖzbayGerçekten zengin olan kimse.
ÖzbaydarGerçekten zengin olan kimse.
Özbek1. Güçlü, cesur, korkusuz kimse. 2. Orta Asya’da yaşayan bir Türk boyu ve bu boydan gelen kimse.
ÖzbekkanÖzbek soyundan gelen kimse.
ÖzbenGerçekten ben anlamında kullanılan bir ad.
ÖzbeyGerçekten bey olan kimse.
ÖzbilÖzünü bil, aslını tanı anlamında kullanılan bir ad.
ÖzbilekBileği güçlü olan kimse.
ÖzbilenÖzünü bilen, kendisini tanıyan kimse.
ÖzbilgeGerçekten bilgili olan kimse.
ÖzbilginGerçekten bilgin olan kimse.
ÖzbilirKendini bilen kimse.
ÖzbirÖzü, sözü bir olan kimse.
ÖzboğaGerçekten güçlü, kuvvetli olan kimse.
ÖzçamÖzü çam gibi doğru olan kimse.
ÖzcanGerçekten dost olan kimse.
ÖzcebeSavaşa hazır olan kimse.
ÖzçelikÖzü çelik gibi sert ve güçlü olan kimse.
ÖzçevikCanlı, çevik, hareketli kimse.
ÖzçınÖzü doğru, saf, temiz kimse.
ÖzçınarÖzü çınar ağacı gibi doğru ve dürüst olan kimse.
ÖzdağÖzü dağ gibi yüce olan kimse.
ÖzdalÖzü dal gibi nazik ve zarif oaln kimse.
ÖzdamarÖzünde inatçılık olan kimse.
ÖzdeğerÖzü değerli olan kimse.
Özdek1. Temel, esas, kök. 2. İç, öz, çekirdek. 3. Madde.
ÖzdemirÖzü demir gibi güçlü olan kimse.
Özden1. Soyca temiz, köleliği olmayan özgür kimse. 2. Özle, öz varlıkla, gerçekle ilgili. 3. Suların geçtiği yer, su geçidi. 4. Özsu.
ÖzdenerSoyca temiz, köleliği olmayan özgür kimse.
ÖzdeşHer türlü nitelik bakımından eşit olan, benzer olan.
ÖzdilekCandan dilenen dilek.
ÖzdilmaçGüvenilir çevirmen.
ÖzdinçÖzü canlı olan kimse.
ÖzdinçerÖzü canlı olan kişi.
ÖzdoğalGerçekten doğal olan.
ÖzdoğduÖz kardeş olarak dünyaya geldi anlamında kullanılan bir ad.
ÖzdoğruÖzü temiz, dürüst, doğru olan kimse.
ÖzdorukÖzü yüce olan kimse.
ÖzduranÖzü sakin olan kimse.
ÖzdurduÖzü sakinleşti anlamında kullanılan bir ad.
ÖzduruÖzü temiz ve dürüst olan kimse.
ÖzdurulÖzü sakinleşsin anlamında kullanılan bir ad.
ÖzdurumÖzü sakin, durulmuş kimse.
Özek1. Güç. 2. Çalışkan. 3. Küçük dere. 4. Ağacın, bitkinin içi, özü. 5. Bitki filizi. 6. Bir şeyin ortası. 7. Sel yarıntısı.
ÖzekanCanlı, hareketli kimse.
Özel1. Yalnız bir kişiye, bir şeye ait veya ilişkin olan. 2. Devlete değil, kişiye ait olan. 3. Her zaman görülenden, olağandan farklı, dikkate değer.
Özen1. Bir işin elden geldiğince iyi olması için gösterilen çaba. 2. İçerlek, en içeride olan. 3. İlk söz. 4. Birbirine yakın iki dağın arasındaki uzaklık, ara. 5. Dere, ırmak.
Özenç1. İstek. 2. Gıpta, imrenme.
ÖzenderEnder bulunan yaradılışta olan, değerli.
ÖzenginÖzü sağlam, dürüst olan kimse.
ÖzercanYiğit, doğru kimse
ÖzerdemBütün erdemleri özünde toplayan kimse.
ÖzerdimÖzüne, gerçeğine erdim, ulaştım anlamında kullanılan bir ad.
ÖzerdinçÖzünden canlı, dinç olan erkek.
ÖzerekAsıl amaç, ulaşılmak istenen şey.
ÖzerhanGrçekten yiğit olan hükümdar.
ÖzerinçGerçek huzura kavuşmuş kimse.
ÖzerkKendi kendini idare edebilen kimse.
ÖzerkinGerçek özgür kimse.
ÖzerkmenÖzünden güçlü olan kimse.
ÖzermanGerçekten yiğit, kahraman, yürekli kimse.
ÖzerolGerçek yiğit ol anlamında kullanılan bir ad..
ÖzertanGerçekten erdemli olan kimse.
ÖzertemGerçekten erdemli olan kimse.
OzganÖne geçen, kazanan, başarılı.
Özge1. Başka. 2. Yabancı. 3. İyi, güzel. 4. Şakacı. 5. Cana yakın, sıcakkanlı.6. Yürekli, gözü pek.
Özgebayİyi, güzel, yürekli erkek.
ÖzgeciKişisel yarar gözetmeden başkasına yararlı olmaya çalışan kimse.
Özgeerİyi, güzel, cana yakın erkek.
ÖzgenÖzü geniş, rahat, sakin kimse.
ÖzgenalpÖzü geniş, rahat, sakin yiğit.
ÖzgenayÖzü geniş, rahat, sakin kimse.
ÖzgenerÖzü geniş, rahat, sakin kimse.
Özgerİyi, güzel,cana yakın kimse.
Özgü1. Kutsal. 2. Özellikle birine veya bir şeye ait olan.
ÖzgüçÖzü güçlü, kuvvetli kimse.
ÖzgüleçGüler yüzlü, içten gülen kimse.
Özgün1. Nitelikleri bakımından benzerlerinden ayrı ve üstün olan. 2. Yalnız kendine özgü bir nitelik taşıyan.
ÖzgünayKendisine has nitelikleri olan güzel.
ÖzgünerKendine özgü nitelikleri olan kimse.
ÖzgüneşÖzü güneş gibi parlak ve aydınlık olan kimse.
Özgür1. Kendi kendine hareket etme, davranma, karar verme gücü olan. 2. Tutuklu olmayan, hür. 3. Başkasının kölesi olmayan. 4. Bağımsız.
ÖzgürcanÖzgürlüğe düşkün kimse.
ÖzgürelBağımlı olmayan, özgür davranan kimse.
ÖzgüvenKendine güvenen kimse.
ÖzhakanHükümdar soyundan gelen kimse.
ÖzhanHükümdar soyundan gelen kimse.
ÖzilGerçekten o memleketten olan kimse.
ÖzilterYurdun gerçek koruyucusu, savunucusu olan kimse.
ÖzinalGerçek arkadaş, dostolan kimse.
ÖzinanGerçekten inançlı olan kimse.
ÖzkalÖzün değişmesin, hep böyle kal anlamında kullanılan bir ad.
ÖzkanTemiz ve asil soydan gelen kimse.
ÖzkarÖzü kar gibi temiz olan kimse.
ÖzkayaÖzü kaya gibi güçlü olan kimse.
Özkayraİçten gelen bağış, iyilik.
Özke1. Sağlam, sağlıklı. 2. Temiz yürekli.
ÖzkentGerçekten şehirli olan kimse.
ÖzkerSağlam, temiz yürekli kimse.
ÖzkermanSağlam, temiz yürekli kimse.
ÖzkınÖzü kın gibi korucucu, saklayıcı olan.
ÖzkınalÖzü kın gibi koruyucu olan kimse.
ÖzkınayÖzü kın gibi koruyucu olan kimse.
ÖzkoçGerçekten koç gibi kuvvetli ve güçlü kimse.
ÖzkökÖzü sağlam olan kimse.
ÖzkulaGerçekten kula renginde olan.
ÖzkutGerçek kut, mutluluk.
ÖzkutalGerçek mutluluk senin olsun anlamında kullanılan bir ad.
ÖzkutayÖzü uğurlu ve ay gibi parlak olan kimse.
ÖzkutluÖzü kutlu, uğurlu olan kimse.
ÖzkutsalÖzüne mutluluk saç anlamında kullanılan bir ad.
Özlek1. Toprağın özü, verimli yeri. 2. Zaman. 3. Doğaüstü güç.
ÖzlenÖzlenecek kadar sevilen kişi ol anlamında kullanılan bir ad.
ÖzlerÖzlem duyan, kavuşmak isteyen kimse.
Özlü1. Özü, benliği olan. 2. İçten, gerçek.
ÖzmenÖzü sağlam, iyi kişilikli kimse.
ÖzmertGerçekten mert olan kimse.
ÖzmutÖzünde mutlu olan kimse.
ÖznurÖzü ışıklı, aydınlık kimse.
ÖzöğeBir şeyin aslı, özü.
ÖzoğuzGerçekten yiğit olan kimse.
ÖzokÖzü ok gibi güçlü olan kimse.
ÖzoktayOk gibi güçlü olan eşsiz kimse.
ÖzolÖzün değişmesin, olduğun gibi görün anlamında kullanılan bir ad.
ÖzpalaGerçekten yiğit kimse.
ÖzpolatÖzü çelik gibi sağlam olan kimse.
ÖzşahinÖzü şahin gibi güçlü olan kimse.
ÖzsanlıAdı duyulmuş, ünlü.
ÖzselÖzle ilgili, öze ilişkin.
ÖzşenÖzü hep neşeli olan kimse.
ÖzsoyTemiz, iyi, köklü soydan gelen kimse.
ÖzsözlüSözünden dönmeyen, sözünü tutan kimse.
ÖzsuBitki ve hayvan dokularında bulunan sulara verilen ad.
ÖzsüerGerçekten asker olan kimse.
ÖzsunKendini göster anlamında kullanılan bir ad.
ÖzsungurGerçekten soğukkanlı, sakin kimse
Özsütİyi süt emmiş, soylu, temiz kimse.
ÖztanırKendini tanıyan, bilen kimse.
ÖztarhanAyrıcalıklı, saygın bir kişiliğe sahipolan kimse.
ÖztaşÖzü taş gibi sağlam olan kimse.
ÖztayÖzü genç olan kimse.
Öztaylanİnce, kibar, güzel, uzun ve düzgün boylu kimse.
ÖztinelRuhsal yönden sağlıklı erkek.
ÖztinerRuhsal yönden sağlıklı erkek.
ÖztokluGönlü doymuş kimse.
ÖztunçÖzü tunç gibi güçlü olan kimse.
ÖztürkKatıksız, saf Türk.
ÖzüakÖzü tertemiz olan kişi.
ÖzüdoğruÖzü doğru olan kimse.
ÖzümKardeş gibi tutulup sevilen kimse.
Özün1. Hakkıyla kazanılmış ün. 2. Şan.
ÖzüpekRuhen güçlü olan kimse.
ÖzütokGönlü doymuş kimse.
ÖzverÖzveride bulun anlamında kullanılan bir ad.
ÖzverdiÖzveride bulundu" anlamında kullanılan bir ad.
ÖzverenÖzveride bulunan, fedakâr kimse.
ÖzveriBir amaç veya kişi için kendi yararlarından vazgeçme, fedakârlık.
ÖzvermişÖzverili davranan, fekakâr.
ÖzyayÖzü yay gibi sert olan kimse.