Erkek Bebek İsimleri Sözlüğü

1. Türk, Moğol ve Tatar hanları için "hükümdarlar hükümdarı" anlamında kullanılan bir unvan.2. Osmanlı padişahlarına verilen unvan.

(haki:kat)

Doğrulukla, hakla ve adaletle ilgili.

Allah'tan gelen, Allah'ın verdiği.

Allah’ın verdiği kimse.

Kurtuluş, kurtulma.

Kurtarıcı.

Sonsuz olan, ebedî olan.

1. Birinden sonra gelip onun yerine geçen kimse, sonradan gelen. 2. Soy.

(hâ:let)

1. Birinin yerine geçen kimse. 2. Hz. Muhammed'in vekili ve dünyadaki Müslümanların başı olan kimse.

Sadık, samimi, dost.

1. Allah’ın sadık dostu. 2. Hz. İbrahim’e verilen san.

1. Yumuşak huylu, sert olmayan. 2. Allah’ın adlarındandır.

1. Karışık olmayan, saf, katışıksız. 2. İçten, samimi.

Sürekli, sonsuz, ebedî.

Dinin sonsuzluğu, ölümsüzlüğü.

İyi ahlak sahibi, iyi huylu, geçimli kimse.

Cesaret, kahramanlık, yiğitlik.

Allah’ı övmeyle, Allah’a şükretmekle ilgili.

Allah’ın övgüsü.

1. Koruyan, koruyucu, himaye eden. 2. Kayıran, kayırıcı.

1. Taşıyan, taşıyıcı. 2. Sahip olan. 3. Destek.

Beşinci.

1. Övülmeye değer. 2. Allah'ın adlarındandır. 3. Hamdeden, şükreden.

1. Aslan, güçlü adam. 2. İslam tarihinde Hz. Muhammed'in amcası.

1. Eski Türklerde kağana bağlı veya kendi başına buyruk, ikinci derecede bir devlet başkanı. 2. Osmanlı Padişahlarının adlarının sonuna getirilen san.

Yiğit, cesur hükümdar.

Güçlü, kuvvetli hükümdar.

Hükümdar ve bey.

Peygamber, hükümdar veya devlet büyüğü gibi bir kimseye dayanan soy, büyük aile.

Hanefi mezhebinden olan kimse.

1. İslam dinine sımsıkı bağlı olan kimse. 2. İslamiyetten önce tek Tanrı'ya inanan.

Han soyundan gelen kimse.

Han soyundan gelen kimse.

(hanza:de)

1. Parlayan.2. Hz. Musa'nın küçük kardeşinin adı.

1. Güzel. 2. İyi ve hayırlı iş.

Güzel yiğit.

bk. Hasene

İyi, dürüst, saf insan.

İsteyerek ve karşılık beklemeksizin yapılan.

Seçkin kabadayı.

1. Kıran, ezen, parçalayan. 2. Ekmek doğrayan.

1. Değerli, saygın, soyu temiz kimse. 2. Muhasebeci.

İnsanın yaradılışındaki huyu, doğası.

1. Büyüklük, görkem. 2. Kibarlık, nezaket. 3. Alçak gönüllülük.

Dinin büyüklüğü, ihtişamı.

Katışıksız, saf, çelik gibi kimse.

Özlem, özleyiş.

1. Mühür. 2. Cömert. 3. Son, en son, sonuncu.

1. Mühürle ilgili olan. 2. Mühür yapan. 3. Cömertlik. 4. Sonuncu.

1. Sesi işitilip kendisi görülmeyen kimse. 2. Çağıran, seslenen. 3. Gaipten seslenir gibi haber veren melek.

1. Sona erdiren, bitiren. 2. Mühürleyen, mühürleyici. 3. Sonuncu.

1. Güzel, düzgün. 2. Bir topluluk karşısında etkili konuşan kimse. 3. Camide hutbe okuyan kimse.

Güzel el yazıları yazan ve mesleği hattatlık olan kimse.

İçine alan, kaplayan.

1. Hayal niteliğinde veya hayal ürünü olan, düşsel, imgesel. 2. Karagöz oynatan kimse, karagözcü.

1. Yaşamla ilgili, yaşamsal. 2. Büyük önem taşıyan, önemli.

1. Aslan. 2. Cesur, yiğit kimse. 3. Hz.Ali’nin lakabı.

İyilik, karşılık beklemeden yapılan yardım.

1. Hayranlık duyan, hayrette kalan. 2. Son derece beğenen, tutkun.

Hayranlık, şaşkınlık.

Şaşkınlık, şaşma.

Dinin hayırlısı.

Hayır ve iyilikle ilgili, uğurlu ve kutlu.

Allah’ın hayırlı kıldığı.

Barış ve güven.

Usta, mahir, becerikli.

Sindiren, sindirici kimse.

1. Yüce kabul edilen kimselerin adlarının başına saygı, övme, yüceltme amacıyla getirilen unvan. 2. Adı söylenmeyen bir kimseden söz edilirken kullanılan bir söz.3. Genellikle erkekler arasında senli benli konuşmada kullanılan bir seslenme sözü.

Doktor, tabip, bilge kişi, filozof.

Birlikte yaşayan, arkadaş.

Her zaman yiğit, yürekli olan kimse.

Her zaman üstün gelen, yenen kimse.

Her zaman gözün yükseklerde olsun, yüksel anlamında kullanılan bir ad.

İnsanlara korku ile birlikte saygı uyandıran görünüş, büyüklük, ululuk.

Duygularda meydana gelen coşma, coşkunluk.

Çok bilen, elinden çok iş gelen.

Utanmayla ilgili.

Utanma, sıkılma.

1. Bir ülkeden başka bir ülkeye göç etme. 2. Hz. Muhammed’in Mekke’den Medine’ye göç etmesi.

Hiç sönmeyen, her zaman ışık ve aydınlık saçan.

Hiç yılmayan, bıkmayan.

(hida:yet)

Dinin gösterdiği doğru yol.

1. Bilgelik. 2. Neden, gizli neden. 3. Allah’ın insanlarca anlaşılamayan amacı. 4. Özlü söz, vecize.

Dinin hikmeti.

Allah’ın hikmeti.

(hilâ:li:)

1. Yaradılış, yaratılma. 2. Huy özelliği.

Yumuşak huylu, nazik, ince kimse.

1. Gayret, emek, çaba. 2. Yüksek irade. 3. Yardım, kayırma. 4. Kutsal sayılan bir kişi tarafından yapılan etki.

1. Küçük kale. 2. Kuşatma, etrafını çevirme.

1. Son, nihayet. 2. Bitme, tükenme.

bk. Hızır

1. Saklama, koruma ile ilgili. 2. Ezberleme, akılda tutma.

Merhamet eden, acıyan Allah’ın koruyuculuğu.

Merhamet eden, acıyan Allah’ın koruyuculuğu.

Hıncını al anlamnda kullanılan bir ad.

Halk inanışlarına göre ölümsüzlüğe kavuşmuş olduğuna inanılan ulu kimse.

Hız kazan, hızını artır anlamında kullanılan bir ad.

Çabuk, süratli.

Çabuk, süratli kimse.

Anlayışlı, görgülü ol anlamında kullanılan bir ad.

1. Seçkin âlimlere verilen san. 2. Delil, kanıt.

1. Amir, hâkim. 2. Osmanlı Padişahı I. Murat’ın sanı.

1. Allah, Tanrı. 2. Efendi, sahip. 3. Hükümdar.

Hüda:ver

Tanrı verdi, bağışladı anlamında kullanılan bir ad.

Allah’ın yarattığı.

Padişah, kral, hakan gibi taht sahibi devlet başkanı.

1. Kula tüylü at. 2. İlhanlılar Devletinin kurucusu olan hükümdar.

1. Yaradılışla ilgili. 2. İyi yaradılışlı, iyi ahlaklı.

1. Saf halis, içi temiz. 2. İçten, candan.

1. Kutlu, kutsal. 2. Padişaha özgü, hükümdarla ilgili.

Savaşçı yiğit.

1. Beceri, marifet. 2. Ustalık.

Padişah, sultan, hükümdar.

Özgür, bağımsız.

Hür-ay. Ay gibi özgür, ay kadar bağımsız.

Özgür, bağımsız bey.

Özgür, bağımsız kimse.

Hür, özgür olarak doğan.

Özgür, bağımsız yaşa nalamında kullanılan bir ad.

Özgürlüğü, bağımsızlığı seven, özgür soydan gelen.

Saygı.

Özgür, serbest ol anlamında kullanılan bir ad.

Özgürlük, bağımsızlık, serbestlik.

Coşkuda özgür olan.

Özgür, serbest olanı sev anlamında kullanılan bir ad.

Güneş.

Özgür, serbest yaşayan.

1. İyi bilenmiş, keskin kılıç. 2. Hüsamettin adının kısa söylenişi.

Dinin keskin kılıcı.

Küçük sevgili.

bk. Hüsamettin

Güzel.

Hükümdar, padişah.

Baş dinçliği, gönül rahatlığı, dirlik, erinç.