Doğum Dikişleri Epizyotomi Nedir?
Epizyotomi doğum dikişi olarak adlandırılmaktadır. Doğum sırasında bazı kadınlarda vajinal yırtıklar meydana gelebilir. Vajinal yırtıkların önemsenmesi tedavi edilmesi gerekmektedir. Doğum esnasına genişleyen vajina, bebeğin pelvisten geçişi sırasında oluşan baskı ve gerilme vajinada yırtıkların meydana gelmesine neden olabilir. Epizyotomi doğum başladığında, bebeğin kafası çıkmadan ilk olarak vajina açıklığının genişlemesi ve doğumun rahat gerçekleşmesi için perine bölgesine atılan cerrahi kesiye verilen isimdir. Bebeğin doğum kanalından geçişinde oluşabilecek vajinal yırtığın önüne geçmek için uygulanmaktadır. Bebeğin doğumu gerçekleştikten sonra eriyebilir dikişlerle bu kesik dikilir. Dikişleri iyileşme süreci tamamlandığında almaya gerek yoktur. Endişe ile yaklaşılan epizyotomi zannedildiği kadar acılı bir prosedür değildir. Türkiye’deki normal
Sezaryen Doğum Sonrası İyileşme Süreci
Sezaryen Doğum Nedir ? Sezaryen doğum, bebeklerin doğum sırasında vajinal yolla değil de, ameliyat yoluyla doğduğu bir doğum türüdür. Sezaryen doğum, bebeklerin doğum yolu üzerinde bir engel olduğunda veya anne adayının sağlık durumunda bir risk olması durumunda yapılır. Sezaryen doğum, ameliyat masasında gerçekleştirilir ve anestezi altında yapılır. Bir cerrahi işlem olarak, sezaryen doğumda, anne adayının abdominal bölgesine bir kesi yapılır ve bebek bu yolla dünyaya getirilir. Sezaryen doğum sonrasında anne adayı genellikle birkaç gün hastanede yatırılır ve iyileşme süreci birkaç hafta sürebilir. Sezaryen doğum genellikle planlanmamış bir durumda yapılır. Kimler Sezaryen Doğum Yapmalıdır ? Sezaryen doğum, genelde anne adayının
D Vitamini Hamileleri Nasıl Etkiler ?
D Vitamini D vitamini vücudun kemikleri ve dişleri için gerekli olan kalsiyumun emilimini arttırır. Böylece kemik sağlığını korur. Sindirim sistemi, kas ve kas iskelet sistemi gibi vücut sistemlerinin normal işleyişini de destekler. İmmün sisteminin güçlenmesinde de önemli rol oynar. Ayrıca D vitamini hücrelerin büyümesini ve gelişmesini düzenlerken, hormonların düzenlenmesinde de etkilidir. Vücudun yeterli miktarda D vitamini alması durumunda, kemiklerin güçlenmesi ve osteoporoz (kemik erimesi) riskinin azalması söz konusudur. D vitamini kas ve iskelet sistemi için önemlidir ve kas gücünü arttırır. D vitamini eksikliği, kemiklerde kırılganlık ve kırılmalar ile sonuçlanabilir. D vitamini vücudun içinde yeterli miktarda üretilemez, ancak güneş ışığıyla vücudun
Erken Doğum Belirtileri Nelerdir?
Hamileliğin hemen hemen 37. haftası dolmadan gerçekleşen doğumlara erken doğum denmektedir. Bu dönemden önce bebeğin geleceğine işaret eden durumların olması, erken doğum tehdidi olarak adlandırılır. Bu belirtilerin görülme durumunda erkenden doktora danışılması, doğumun gerçekleşmesine müdahale edilmesini sağlayabilmektedir. Erken Doğum Belirtileri Nelerdir? • Anne adayının karnında ağrı ve kemikleşme hissetmeye başlaması • Kasıklarda medyana gelen şiddetli ağrı ve krampların olması • Bel ağrısının başlaması • Su gelmeye başlaması / Vajinada ıslaklık ve aşırı suyun çıkmaya başlaması • Lekelenme ya da kanamanın meydana gelmiş olması, nişan çıkması • Annenin karnında baskı hissetmesi, bu baskı karından aşağıya doğru gerçekleşir. Anne her ne
Doğum Sonrası Kilo Vermenin Yolları Nelerdir?
Hamilelik döneminde beslenme düzeninin değişmesiyle beraber, kilo alımı söz konusu olabilir. Hamilelik döneminde, kadından kadına değişiklik gösterilse de yaklaşık olarak 12 kilo alınır. Kilo vermek amaçlı rejim yapılması ve yetersiz miktarda besin alınması süt miktarının azalmasına neden olabilir. Halbuki hamilelik sürecinde alınan kilolar kontrollü ve sağlıklı bir şekilde verilmelidir. Doğum gerçekleştikten sonra belirli bir kilo verilecektir. Bebeğin ve suyun ağırlığı, doğumdan sonra kilo azalmasında rol oynar. Hamilelik süresince vücuda yerleşen sıvılarında atılması da 6 hafta sürer. Bu süre içerisinde, beslenme alışkanlığında büyük bir değişim göstermek gerekmez. Karbonhidrat ve tatlılardan uzak durmaya çalışılabilir. Böylece lohusa döneminden sonra daha kontrollü bir
Hamilelikte Mide Yanması
Anne Adaylarının En Büyük Kabusu: Hamilelikte Mide Yanması Hamilelikte mide yanması, mide bulantısından sonra yaşanan bir durumdur ve anne adaylarının en büyük kabuslarından birisidir. Tabi ki her anne bu negatif durumla karşılaşmaz. Ancak büyük bir çoğunluğun mide yanması şikayetinin olduğu söylenebilir. Peki hamilelik döneminde mide yanması neden olur? Mide yanmasının tıp bilimindeki ismi Reflüdür. Aslında çoğu insanda görülen bir durumdur. Ancak anne adaylarında hamilelik öncesinde görülmediyse ve yalnızca hamilelik döneminde görülen bir durumsa, bunun bazı sebepleri vardır. Hamilelikte mide yanmasının sebepleri kısaca, aşağıdaki gibi sıralanabilir: Anne adaylarında mide yanmasının en büyük sebeplerinden birisi, hormonal değişikliklerdir. Hormonlarda oluşan değişiklikler, mide
40 Yaş ve Üzeri Hamilelerin Bilmesi Gerekenler
Doğurganlık yaşla beraber azaldığından, gebe kalma konusu ile ilgili zorluklar yaşanabilir. Özellikle doğurganlık durumu, 40 yaş ve sonrasında önemli seviyede azalabilmektedir. Uzmanlar, 40 yaş ve üzeri hamileliklerde dikkat edilmesi konular üzerinde bazı bilgiler veriyor. 32 yaşından sonrasına dikkat! İlerleyen yaşlarda bir bebek sahibi olmak, kişinin ebeveynliğe daha romantik ve finansal olarak hazır olduğu anlamlarına gelebilir. Ancak, bu durumda anne babalar içinde doğurganlık oranları yükselirken, kısırlık problem olmaya devam etmektedir. Amerikan Kadın Doğum ve Jinekologlar Enstitüsü’ne göre, kadınların doğurganlığı 32 yaşından itibaren kademeli olarak azalmaya başlıyor ve bu azalma hızı özellikle 37 yaşından sonra daha da artıyor. Erkek doğurganlığı da
En Fazla Kaç Kez Sezaryen Doğum Yapılabilir?
En fazla kaç kere sezaryen ile doğum yapabilirim? Kaçıncı sezaryenden sonrasında riskler artar? Bunlar ve bu gibi soruların yanıtları çoğu anne adayları tarafından merak edilen ve çokça sorulan sorulardır. Her ne kadar sezaryen doğumun kaç kez yapılması gerektiği ile ilgili net bir görüş ortaya konmasa da, uzmanlar 3 sezaryen doğum sonrasında yapılabilecek sezaryen doğumların risk oluşturabileceği görüşündeler. Bu riskin nedeni ise, meydana getirilen her sezaryen ameliyatında sonra kadının karın bölgesinde yaşanılan değişikliklerden kaynaklıdır. Bu değişiklikler bir sonraki sezaryen ameliyatı için riskler oluşturabilir ve ameliyatın zorlaşmasına neden olabilir. Sezaryen sayısındaki artış bebek için de birtakım risk faktörleri taşımaktadır. Bebek plasenta previasının,
Erken Hamilelik Belirtileri Nelerdir?
Hamilelik belirtilerinin en bariz olanı regl/adet gecikmesidir. Hamileliğin ilk bulguları içerisinde mide bulantısı ve baş dönmesi de yer alır. Birçok kadın regl döngüsü geciktiğinde hamilelik ihtimalini akla getirebilir. Öncelikle bu ihtimali düşünen kadınlar, evde uygulanabilecek gebelik testlerini kullanabilirler. Bu testler yüzde yüz doğru sonuç vermeyebilir. Fakat gebelik bulguları yaşanıldığı düşünülüyorsa, uzman bir doktora kontrole gitmek en doğru sonucu verecektir. Erken gebelik belirtileri şunlardır; Göğüslerde ağrı: Yaygın bir hamilelik belirtisi, artan hormon seviyelerinin yol açtığı hassas, şişmiş göğüslerdir. Vücut hormonal değişikliklere uyum sağladığından, göğüslerdeki rahatsızlık hissi ilk üç aylık dönemden sonra azalacaktır. Kabızlık: Hamileliğin ilk dönemlerinde kabızlık sorunu görülebilir. Bu,
Kış Mevsiminde Hamilelik
Anne adaylarının hamilelik döneminde kendilerine dikkat etmeleri gerekmektedir. Hamilelik dönemleri kış mevsime denk gelen annelerimizin de dikkat etmeleri gereken bazı hususlar vardır. Kış mevsiminde ortaya çıkan risk ve duruma göre önlemli olmak sağlıklı bir hamilelik geçirmek için oldukça önemlidir. Kış aylarının beraberinde getirdiği, anne ve bebeğe etki edebilecek enfeksiyonlardan korunmak gerekir. Giyim, beslenme ve hijyen gibi mevzularda hassas davranılmalıdır. Bir takım önlemler ile hem etmenlerin bulaşması engellenmeli hem de bağışıklık sistemi kuvvetli tutulmalıdır. Kışın yetişen sebze ve meyveler anne adayının sağlığı, bağışıklık sistemini desteklemesi, iyi beslenmesi ve gelişmekte olan bebeği için bolca mineral ve vitamine sahiptir. Bunun için beslenmeye