(function(w,d,s,l,i){w[l]=w[l]||[];w[l].push({'gtm.start': new Date().getTime(),event:'gtm.js'});var f=d.getElementsByTagName(s)[0], j=d.createElement(s),dl=l!='dataLayer'?'&l='+l:'';j.async=true;j.data-privacy-src= 'https://www.googletagmanager.com/gtm.js?id='+i+dl;f.parentNode.insertBefore(j,f); })(window,document,'script','dataLayer','GTM-N6BWXT9');

Polikistik Over Sendromu Nedir? Nasıl Tedavi Edilir?

Uzman Görüşleri|

Polikistik Over Sendromu Ne Demektir? Polikistik over sendromu, yumurtaların anormal miktarlarda erkeklik hormonu üretmesine verilen addır. Bu hormona androjen adı verilir. Kadınların, normalden daha fazla miktarda erkeklik hormonu üretmesi hamile kalmayı zorlaştırabilir. Aynı zamanda regl dönemlerinin atlanması durumuyla da sık sık karşılaşılabilir. Yumurtalıkların düzenli olarak yumurta bırakamaması da dahil olmak üzere birçok duruma neden olabilen polikistik over sendromu, uzun vadede bazı sağlık sorunlarına da yol açabilir. Polikistik Over Sendromunun Belirtileri Nelerdir? Polikistik over sendromunun belirtileri genellikle ergenlik döneminde, ilk adet döneminin yaşandığı süreçlerde ortaya çıkar. Bazı durumlarda da fazla kilo alımı nedeniyle ilerleyen süreçlerde gelişen polikistik over sendromu vakaları

Aşkı Bilinçdışımız Mı İstiyor, Yoksa Biz Mi?

Uzman Görüşleri|

Aşk, çağlar boyu sanat, tarih, bilim, toplum ve felsefede yer edinmiş bir kavram olmuştur. Kimi zaman açıklanamayan, duyguların beynimizde oynadığı bir oyun mu, yoksa kişiye özel yaşadığımız bir durum mu olduğu hâlâ tartışılıyor. Peki, gerçekten de aşk "normal" bir duygu mu? Yoksa bilinçdışı dinamiklerin bir yansıması olarak, aslında doğası gereği anormal mi?   Aşkın Bilinçdışı Dinamikleri   Sigmund Freud’a göre aşk, çocukluk dönemindeki ilk bağlanma ilişkilerinde yatıyor. Anne, baba ve bakım verenimizden aldığımız ilk sevgiyi, reddedilmeyi, şefkati ve güveni, yetişkinlikteki ilişkilerimize de yansıtıyoruz.   Örneğin, eğer anne "yutan" bir karakterdeyse (çocuğun tüm kararlarını kendi veren, onu bağımlı hâle getirmeye

Erikson’un Psikososyal Gelişim Kuramı: İlk Altı Yıl Neden Bu Kadar Önemli?

Uzman Görüşleri|

Önceki yazılarda, Erikson’un psikososyal gelişim kuramının temelini ve ilk üç aşamanın (Güven, Özerklik ve Girişkenlik) çocuk gelişimi üzerindeki etkilerini ele almıştık. Teori, gelişimin yaşam boyu devam ettiğini vurgulasa da, sekiz aşamadan üçünün ilk altı yılda gerçekleşmesi erken çocukluğun kritik önemini gözler önüne sermektedir.   Bu süreç, çocuğun özsaygısının, bağımsızlığının ve ilişkilerinin temelini oluşturur. Eğer çocuklar bu yıllarda güven, bağımsızlık ve girişkenlik duygularını geliştirirse, ilerleyen yaşlarda karşılaşacakları zorlukları daha güçlü bir şekilde aşmaya hazır hale gelirler (Bowlby, 1969; Deci & Ryan, 2000).   İlk Altı Yıl Neden Bu Kadar Önemli?   1. Bu Dönem, Gelecekteki Gelişimin Temelini Atar   İlk

Çocuğunuzun Duygusal Zekasını Geliştirin

Uzman Görüşleri|

Hafta sonu alışveriş merkezindeydim. Yine 4 yaşlarındaki bir çocuk ağlıyor, annesi onun elinden tutmuş, çekiştiriyordu.   Anne: ” Bir daha seni getirmeyeceğim, lanet olsun seni doğurduğum güne” diyerek bağırıyordu. Annesi bağırdıkça çocuk daha da tepinmeye başladı ve sonunda beklenen oldu, anne kocaman bir tokat attı, ” Ya şimdi sus ya da seni polise vereceğim” diyerek tehdit etti Uzaktan onları izlemek gerçekten işgence gibiydi. Annesi çocuğu kucağına aldı, alışveriş sepetine koydu , çocuk sepette tepiniyordu, anne söylenerek alışverişe devam etti…   Bu ve benzeri manzaraları sizler de sıkça yaşıyorsunuzdur . Oysaki çocuklar küçük yaşlarda gerçek duygularını ifade etmekte zorlanabilirler.   ”

Anne Sütü Bebeğin Gelişimini Nasıl Şekillendiriyor? Bilim Ne Diyor?

Uzman Görüşleri|

Anne sütü, bebeğinizin sağlığı için yapabileceğiniz en önemli yatırımlardan biri. Emzirme yalnızca beslenme ve bağışıklık sistemi için değil, aynı zamanda bilişsel gelişim, obezite ve tip-2 diyabet riski üzerinde de uzun vadeli etkiler yaratıyor.   Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından yayımlanan 14 farklı çalışmanın incelendiği kapsamlı bir meta-analiz, emzirmenin çocukların bilişsel gelişimi, metabolik sağlığı ve genel iyi oluşu üzerindeki etkilerini ortaya koydu. Sonuçlar oldukça cesaret verici!   Emzirme Bebeğinizin Zekasını Nasıl Etkiliyor?   Bu analizde, emzirilen bebeklerin zeka testi (IQ) puanlarının ortalama 3.45 puan daha yüksek olduğu bulundu. Başka bir deyişle, emzirme bebeğinizin öğrenme ve problem çözme yeteneklerini geliştirmesine katkıda

Vajinal Akıntı Ve Kaşıntı Neden Olur? Nasıl Tedavi Edilir?

Uzman Görüşleri|

Vajinal akıntı nedir? Berrak renge ve hafif akışkan bir yapıya sahip olan akıntıdır. Fizyolojik yani vücudun normal fonksiyonları sonucu oluşan bir durumdur. Kokusuzdur ve kaşıntı gibi rahatsızlıklara sebep olmaz. Birçok kadının yaşadığı bu durum bazı kadınlarda daha fazla görülür. Normal olmayan akıntı belirli rahatsızlıkların habercisi olabilir ve kötü koku gibi çeşitli problemleri de beraberinde getirebilir. Vajinal akıntı neden olur? Vajinal akıntı vajinanın temizlenmesi ve korunması için, vajina florasının bir fonksiyonu olarak gerçekleşir. Cinsel uyarılma sırasında, yumurtlama dönemlerinde, stres gibi durumlarda veya doğum kontrol hapı kullanıldığında da vajinal akıntıya rastlanabilir. Bu tür durumlar doğal karşılanır. Ancak belirgin olarak daha fazla,

Yazın Pembesi: Cesur, Canlı ve Çok Kadın

Uzman Görüşleri|

Yaz geldiğinde renkler açılır, ten bronzlaşır, bakışlar yumuşar… Ama dudaklar cesaret ister. Bu yazın imza tonlarından biri hiç kuşkusuz pembe. Ama bu, o çocuksu pembelik değil; güçlü, sofistike, ne istediğini bilen bir pembe… İşte bu görünümden ilhamla hazırlanan yaz makyajı için teknik detaylar ve uygulama tüyoları: ✨ 1. Cilt: Işıltılı ama Mat Dengesi Cildin bu görünümde kusursuz ve kadifemsi mat olmalı. Ama donuk değil; içten gelen hafif bir ışıltıyla dengelenmiş. Uygulama tüyosu:İlk olarak silikon bazlı bir makyaj bazı ile gözenekleri pürüzsüzleştir. Ardından orta kapatıcılıkta, mat bitişli ve ince dokulu bir fondöteni nemli süngerle uygula.Göz altlarını hafifçe aydınlat ama ürünü

Uyku ve Fiziksel Aktivitenin Erken Doğumda Kritik Önemi

Uzman Görüşleri|

Hamilelikte Uyku ve Aktivite Düzeni: Erken Doğumu Önlemede Kritik Bir Faktör   Biyolojik saatinizdeki düzensizlikler, doğum zamanınızı etkileyebilir ve hem bebeğinizin hem de sizin sağlığınız üzerinde önemli sonuçlara yol açabilir (Hsu, C.-N. & Tain, 2020; Martin-Fairey et al., 2019).   2023 yılında yapılan bir araştırmada, hamilelik süresince uyku ve aktivite düzenlerinin gebelik sonuçları üzerindeki etkisi derinlemesine incelenmiştir. Araştırma kapsamında 1.083 hamile kadın, gebelikleri boyunca giyilebilir cihazlarla izlenmiş ve toplamda 181.944 saatlik veri toplanmıştır. Bu veriler, bir makine öğrenimi modeli kullanılarak analiz edilmiştir. Amaç, uyku ve aktivite düzenlerindeki sapmaların erken doğum ve diğer olumsuz gebelik sonuçlarıyla ilişkili olup olmadığını tespit

Plansız Gebeliklerde Psikolojik Desteğin Önemi

Uzman Görüşleri|

Plansız bir gebelikle karşı karşıya iseniz, hayatınızın seyri bir anda değişebilir. Beklenmedik bir anda gelen bu haber bazen sizde kaygı, korku, bazen de mutluluk ve heyecan yaratabilir. Özellikle evlilik dışı bir gebelik yaşıyorsanız, bu duygular daha da karmaşık olabilir. Yaşınız, sosyoekonomik durumunuz, büyüdüğünüz aile, kültürünüz, çevreniz, ilişki dinamikleriniz, gelecek planlarınız ve partneriniz bakış açısı bu süreci oldukça etkileyebilir. Bu yüzden psikolojik destek almak; hem sizin hem de partnerinizin bu süreci daha sağlıklı yönetmesinde kolaylaştırıcı olacaktır.   Suçluluk ve Kaygı Duyguları   Belki de aklınızda en çok şu sorular dönüp duruyor: "Bu bebeğe yetebilecek miyim?" veya "Hazır değilim, ya iyi

Yüz Yogası Öğreniyoruz

Uzman Görüşleri|

Cildimizi tanımak ve nasıl ürünler kullanmamız gerektiği ile ilgili detayları diğer yazılarımda paylaşmıştım. “Güzellik içten dışarıdır.” Şimdi cilt kaslarımızı tanımak, cildimizi derinlemesine öğrenmek ve desteklemek için size yüz yogasını anlatmak istiyorum. Son dönemde oldukça moda olan ve ilgimizi çeken bir konu. Yüz Yogası Nedir? Yüz yogası, uygulanan hareketler ile cilt altında kan dolaşım hızını artıran ve daha dinç bir yüze sahip olmanıza yardımcı olan, yüzünüzdeki kasları yumuşatmaya yarayan, tekrar edilen çeşitli egzersizlerden oluşan bir yoga türüdür. Yüz yogası, çizgileri ve kırışıklıkları yumuşatarak cilt altındaki kasları kaldırmaya ve sıkılaştırmaya yardımcı olur. Yüz yogası egzersizleri aşırı aktif kasları gevşeterek zayıf kasları