Hamilelik süreci bir yönüyle kadınlar için pek çok duyguyu barındıran, heyecan verici bir dönemken; bir canlının dünyaya gelmesiyle de hayat boyu sürecek bir sorumluluğu da beraberinde getirmektedir. Anne adayının hamilelik süreci ile birlikte bebeğini sağlıklı bir şekilde kucağına alma, büyütebilme veya iyi bir anne-baba olabilmeye yönelik kaygılarında artış olabilir. Hamilelik sürecinde bu tür kaygıların olması doğal olmakla birlikte, pek çok ülkeyi etkileyen yeni Koronavirüs Hastalığı ‘COVID-19’; bebeğinizin sağlığı ile ilgili korkularınızı arttırmış olabilir.

Bu virüs düşük riskini, doğumsal kusurları arttırır mı, bebeğimi emzirebilir miyim veya bebeğimin ilerleyen dönemlerde fiziksel veya zihinsel gelişimini olumsuz etkiler mi, gibi sorular aklınızdan geçiyor olabilir.

Hamilelik sürecinde bu virüse yakalanıldığında oluşabilecek risklerle ilgili çok sınırlı bilgi bulunmaktadır. Şu ana kadar bu sorulara yönelik net bilimsel cevaplar olmamakla birlikte, genel olarak grip ve Sars (ağır akut solunum sendromu) gibi diğer solunum hastalıklarından elde edilen deneyimler; gebelerin özellikle solunum yolları ile ilgili sorunlar yaşıyorlarsa veya diğer ek rahatsızlıkları varsa, hamilelik sürecinde komplikasyonların gelişme riskinin artabileceği düşünülmektedir. Bu belirsizlik, hamilelik sürecine ilişkin stresinizin artmasına neden olabilir. Fakat unutmamak gerekiyor ki, kendi bireysel alanınızda alacağınız önlemler ile kontrol duygunuzun artması; stres seviyenizin azalmasında faydalı olacaktır.

Peki bu süreçte stresle başa çıkmada neler yapılabilir?

• Stresle başa çıkmada beslenme ve uyku düzeni çok önemlidir. Doktorunuzun ve bu alandaki uzmanların sizin için uygun gördüğü program çerçevesinde, öneriler takip edilmelidir.
• Salgına bağlı olarak dışarı çıkmanın sınırlanması ile birlikte, spor düzeninize evde devam etmelisiniz. İnternet aracılığı ile doktorunuza da danışarak hamileler için uygun olan egzersizleri yapabilirsiniz. Hem fiziksel sağlığınız hem de stres düzeyinizi kontrol etmenizde spor faydalı olacaktır.
• Zihninizden salgınla ilişkili olarak kaygı verici düşünceler geçebilir. Gün içerisinde zihninizi meşgul etmemeniz, bu tür kaygı verici düşüncelere odaklanmanıza neden olabilir. Bu düşüncelerden uzaklaşmak için sizi rahatlatan hobiler edinmek, yeni şeyler denemek olumsuz duygulardan uzaklaşmanıza yardım edecektir.
• Stresli dönemlerde sevdiğimiz kişilerden destek almak önemlidir. Fiziksel olarak temas kuramasanız da farklı iletişim araçları ile yakınlarınız ile iletişiminizi sürdürebilirsiniz. Kaygılarınız hakkında konuşmanız çok doğaldır fakat; sürekli salgın hakkında konuşuyorsanız kendinizi durdurun ve farklı konulardan konuşmaya çalışın.
• Hamilelik süreci ve sorasında ebeveyn olmaya yönelik kaygılar başlı başına stres kaynağıdır. Bu süreçte çocuk bakımı hakkında kitaplar okuyarak kendinizi bu sürece hazırlayabilirsiniz.
• Belki hamilelik süreciniz boyunca hamile yogası, çocuk bakımı gibi kurslara gitmeyi planlamış olabilirsiniz. Şu an dışarı çıkamamanız bunları yapamayacağınız anlamına gelmiyor. Online kurslar veya sosyal medya kanalı ile ulaşabileceğiniz videolar ile kendinizi geliştirebilirsiniz.
• Nefes alma ve gevşeme egzersizlerini öğrenmek ve uygulama becerisi elde etmek hem stres seviyenizi kontrol etmeniz de hem de doğum sırasında size yardımcı olacaktır.
• Kaygınızı; sürekli haberleri, sosyal medyayı kontrol ederek, haberleri okuyarak kontrol etmeye çalışıyor olabilirsiniz. Fakat bu süreçte salgınla ilgili üzücü haberleri takip, mümkün olduğunca etme konusunda kendinizi sınırlayın.
• Bu süreçte olumlu duygu ve düşüncelerinize odaklanmanız en sağlıklısı olacaktır. Kaygınızın arttığını hissettiğimiz anlarda zihninize size mutluluk veren bir anıyı düşünmeniz veya size iyi hissettiren bir müziği dinlemeniz, bu olumsuz duyguları kontrol etmek konusunda size yardımcı olacaktır.
• Stres ve kaygı düzeyiniz günlük işlevinizi bozuyor, yoğun olumsuz duygulara yol açıyorsa mutlaka bir uzmandan destek almalısınız.